25 Ocak 2008 Cuma

fotoğrafçılığın temelleri

Aşağıdaki konuları güzel bir site olan;
http://www.fototrek.com/
adresinde bulabiliriz. Siteyi inccelediğimde oldukça uzman bir kadroya sahip
FOTOGRAF DÜZENLEME - GİRİŞ" ATÖLYESİ KONULARI :

Picture Bridge ve Browser Kullanmak

Fotografların tümünün aynı anda adını değiştirmek

Fotografları işaretleyerek sıraya sokmak
Kontak Sayfası Oluşturmak


Photoshop'ta Renk Uzayını Değiştirmek


Temel Müdahaleler
Levels
Perspektif Düzeltme
Fotografı Yeniden Boyutlandırmak
Fotografta Detaylı Renk Düzenlemesi (Curves)


Photoshop'ta Komut Dizisi Oluşturmak (Action Tool)


Fotografları Sergi Boyutuna Getirmek


Yetersiz Pozlanmış Fotografların Düzeltilmesi


Temel Keskinleştirme


Lab Color Keskinleştirme


Gürültü Giderme (Noise Reduction)

Fotografta Temizlik Teknikleri
Clone stamp Tool
Lasso Tool
Healing Brush Tool
Patch Tool

Bir Portrede Yüz Pürüzlerini Gidermek
History Brush

Portrede Göz İşlemleri
Gözleri Beyazlatmak
Gözleri Güçlendirmek ve Parlatmak

Maskeleme ve Seçme Teknikleri
Extract

Bir Nesnenin Rengini Değiştirmek ve Vurguyu Artırmak
Magic Wand Tool
Lasso Tool

Fotografı Siyah/Beyaza Çevirme Teknikleri
Gölge / Fazla Işık Ayarı (Shadow/Highlight)

Velvia Efekti

12 Ocak 2008 Cumartesi

Makina elemanları ve parçalar powerpoint sunumlar

makinacılıkla ilgili çeşitli powerpoint sunumlar .

boyut toleransları :
http://www.4shared.com/file/34654990/64f2da79/boyut_toleranslar.html?dirPwdVerified=b7eefc23

CAD tasarım slayt :
http://www.4shared.com/file/34655260/57834e32/CADSLAYT.html?dirPwdVerified=b7eefc23

izdüşüm metodları :
http://www.4shared.com/file/34655394/d6b4fcd3/izdm_metotlar_ve_grn.html?dirPwdVerified=b7eefc23

kamalı miller
http://www.4shared.com/file/34655064/536a5e45/kamal_mil.html?dirPwdVerified=b7eefc23

kaynak ve teknolojosi
http://www.4shared.com/file/34655478/44ce8bf3/Kaynaklar.html?dirPwdVerified=b7eefc23

kenar pahları ve pah kırma
http://www.4shared.com/file/34655523/afa9cc09/Kenar_pahlar.html?dirPwdVerified=b7eefc23

kesitler ve kesit alma
http://www.4shared.com/file/34655566/bbaffd82/kesitler.html?dirPwdVerified=b7eefc23

pimler ve çeşitleri
http://www.4shared.com/file/34655701/70151bc9/Pimler.html?dirPwdVerified=b7eefc23

punta delikleri çeşitleri ve özellikleri
http://www.4shared.com/file/34655889/bd4b5ece/Punta_delikleri.html?dirPwdVerified=b7eefc23

vidalar civatalar çeşitleri ve özellikleri
http://www.4shared.com/file/34656019/702f1bd1/vida_dileri_ve_cvatalar.html?dirPwdVerified=b7eefc23

yüzey işleme işaretleri yüzey durumları
http://www.4shared.com/file/34656073/c6a05549/yzey_durumlar.html?dirPwdVerified=b7eefc23

ölçülendirme kuralları ve özellikleri
http://www.4shared.com/file/34655646/8bdf2159/llendirme.html?dirPwdVerified=b7eefc23

şekil ve konum toleransları
http://www.4shared.com/file/34655863/c31d9a5e/ekil_ve_konum_toleranslar.html?dirPwdVerified=b7eefc23

10 Ocak 2008 Perşembe

PUNTASIZ TAŞLAMA VE ÖZEL TAŞLAMA YÖNTEMLERİ

Konuyla ilgili word belgesi bulunmaktadır.
İsteyen arkadaşlarla paylaşabilirim.
Murat ES Hocamızda teşekkürlerimi sunarım

PUNTASIZ TAŞLAMA VE ÖZEL TAŞLAMA YÖNTEMLERİ


Hazırlayan:

Gazi MEZGEL,Hakkı ŞEKERCİ
Talaşlı Üretim Öğretmenliği / II
2001010512013- 2002010512010


Kontrol:

Murat ES







Zonguldak Karaelmas Üniversitesi
Karabük Teknik Eğitim Fakültesi

Haziran 2004 – karabük
İÇİNDEKİLER
PUNTASIZ TAŞLAMA
1. PUNTASIZ TAŞLAMANIN ÖNEMİ
2. PUNTASIZ TAŞLAMA ÇEŞİTLERİ
2.1 BOYUNA PUNTASIZ TAŞLAMA
2.1.1 İŞİN İLERLEME HAREKETİ
2.1.2 BOYUNA TAŞLAMADA SEVK YATAĞININ AYARI
2.2 PUNTASIZ DALMA TAŞLAMA
2.3 İÇ YÜZEY TAŞLAMA
3.PUNTASIZ TAŞLAMADA İŞ EKSENİ YÜKSEKLİĞİ
4.KESME VE SEVK TAŞININ BİLENMESİ
4.1 SEVK TAŞININ BİLENMESİ
4.2 KESME TAŞININ BİLENMESİ
5. PUNTASIZ TAŞLAMADA İŞİN İLERLEME HIZI
6.PUNTASIZ TAŞLAMADA İŞLEM SIRASI
7. PUNTASIZ SİLİNDİRİK TAŞLAMA TEZGAHI
ÖZEL TAŞLAMA YÖNTEMLERİ
8. HONLAMA VE LEPLEME
8.1 HONLAMANIN VE LEPLEMENİN TANIMI:
8.2 HONLAMA :
8.3 DIŞ YÜZEYLERİN HONLANMASI
8.4 İÇ YÜZEYLERİN HONLANMASI
8.5 LEPLEME
8.6 VİDA TAŞLAMA
8.6.1 DIŞ YÜZEY VİDA TAŞLAMA
8.6.2 İÇ YÜZEY VİDA TAŞLAMA (SOMUN TAŞLAMA)
8.7 KRANK TAŞLAMA
KAYNAKÇA









PUNTASIZ TAŞLAMA NEDİR
Puntasız taşlama, silindirik taşlamaya benzer bir işlemdir. Ancak, iş parçası iki punta arasında bağlı olmayıp regülasyon taşı vasıtası ile kontrol edilir ve dönmesi sağlanır. İş parçasının regülasyon taşı ile kesici taş arasında tutulmasını iş bıçağı(gayd) adıverilen form verilmiş bir çelik parça sağlar. İş parçasının mutlaka silindirik olması gerekmez, konik veya kademeli formda olabilir. Kademeli formun taşlanması için kesici taşlar kopya bileme işlemine tabi tutulur veya aynı taş miline 2 veya daha çok taşbağlanarak kullanılır. Bu taşlama tipine infeed (derinliğine) taşlama denir. Yaygın taşlama biçimi ise düz silindirik iş parçalarının taşın bir yüzünden girerek diğer yüzünden çıkıncaya kadar taşlanmasıdır ki buna through feed (boyuna) taşlama adı verilir.
Puntasız taşlamada kesici taşlar genellikle düz, tek tarafı faturalı ya da iki tarafı faturalı olarak kullanılırlar. Taş çapları 250 ile 600 mm, kalınlıkları 25 ile 500 mm arasında değişir. Korund ve Silisyum Karbür aşındırıcıların her ikisi de seramik ve bakalit bağlayıcılı olarak kullanılabilir. Tane büyüklükleri 36 ile 220 arasında, sertlik dereceleri seramik bağlayıcılı taşlarda j ile P arasında değişir. Bakalit bağlayıcılı taşlarda T sertlik derecesine kadar taşlar kullanılır. Puntasız taşlama hemen hemen tüm metal endüstrisinde haddehaneler, otomotiv, makinaparçaları, uçak ve takım imalatında kullanılır.



1.PUNTASIZ TAŞLAMANIN ÖNEMİ

İnce ve uzun silindirik iş parçalarının silindirik taşlama makinelerinde (iki punta arasında) taşlanamaması, değişik bir taşlama sisteminin bulunmasını zorunlu kılmıştır. Bu sistemde iş parçası iki punta arasına alınmadan ve herhangi bir şekilde bağlanması söz konusu olmadan taşlandığı için buna “puntasız taşlama” denilmiştir.





















Puntasız taşlamada iş parçası bağlanmadan bir sevk yatağı üzerinde iki taş arasından geçirilerek taşlanır (şekil 1). Burada, taşlardan büyük çaplı olanı kesme taşı, çapı küçük ve esas taşa göre eğik olanı da işi ilerletme (yürütme) taşıdır. Şekil 1 incelenince, iş parçası kesici taştan aldığı hareketle dönerken, sevk taşı düşük devirde döndüğü için hem işin devrini düşürmekte hem de işin ilerlemesini sağlamaktadır.(Eğik konumda olduğu için).

Bu sistemde sayısı çok olan miller,uzun ve ince miller, kısa silindirik parçalar vb. iş parçaları seri şekilde taşlanmaktadır. Bu yüzden bu taşlama sisteminin makine yapımında Büyük önemi vardır.



2.PUNTASIZ TAŞLAMA ÇEŞİTLERİ

Puntasız taşlama, üniversal silindirik taşlama makinelerinde olduğu gibi dış yüzey taşlama, dalma taşlama ve iç yüzey taşlama olmak üzere üç şekilde yapılmaktadır.


2.1 BOYUNA PUNTASIZ TAŞLAMA

Boyuna puntasız taşlama şekil 1 de görüldüğü gibi, işin iki taş arasından boydan boya geçirilerek taşlanması demektir. Burada iş parçası kesici taştan aldığı hareketle hızla dönerek aynı zamanda sevk taşının etkisi ile hızı azaltılır ve bir vida gibi boydan boya ilerleyerek iki taşın arasından geçer.

Puntasız taşlamada esas taşlama işlemini kesici taş yapar. Kesici taş ise temas eder etmez hem işi döndürür hem de sevk yatağına ve sevk taşına bastırır. Kesme taşı diğer taşlama makinelerinde olduğu gibi V = 20-30 m/s çevresel hızla döner.

Sevk taşının görevi hem yüksek devirde dönen işin hızını (frenliyerek) azaltmak hem de işi ilerletmek olduğundan devir sayısı çok düşüktür. Sevk taşının devir sayısı yükseltildikçe işin ilerleme hızı da o ölçüde artar. Bunun için sevk taşı genel olarak 20-30 d/d şeklinde iki devirli yapılır. Düşük devir ince taşlamada, biraz daha yüksek olan ikinci devir ise kaba taşlamada kullanılır. Taşın eğim açısına () göre değişen işin ilerleme hızı V= .d.n.sin m/d dır.

İş ile sevk taşı arasındaki sürtünme kuvvetinin artırılması ve işin bu yolla daha iyi frenlenip sevk taşına göre ilerleyebilmesi için sevk yatağı 60-70 açılı olarak yapılır. Bu açı daha da küçük tutulursa iş, sevk taşına daha çok yaslanacak ve daha kuvvetli frenlenecektir.

2.1.1 İŞİN İLERLEME HAREKETİ

İşin ilerleme hareketi için şekil 2 de görüldüğü gibi ilerletme taşına () açısı verilir. Bu açı büyüdükçe işin ilerleme hızı da o ölçüde artar. Sevk taşını genişliği boyunca işi kavrayabilmesi için  açısına uygun olarak bilinmesi gerekir. Bu işlem, sevk taşını bileme elması ile yapılır. Sevk taşının genişliği boyunca işi kavraması için bileme elmasına verilecek 1 açısı taşa verilecek  açısı ile ilgilidir. Deneyimler ve hesaplamalar sonucu elde edilen 1 açısının değerleri tabloda verilmiştir. Sevk taşı, işte bu iki açı sayesinde, çalışırken işi aynen bir vida gibi ilerletir.



















Şekil 2 de görüldüğü gibi iş ekseni taşların ekseninden (h) kadar yüksekte bulunur. Bu durum işin taşlanmasını kolaylaştırdığı gibi, aynı zamanda işe yuvarlaklık tamlığı kazandırır. Fakat (h) yüksekliği tabloda verilen değerden fazla verilirse sevk taşı işe az baskı yapacağından işi kolayca kaldırır. Bunun sonucu olarak taşlama hızı düşer. Bu yüzden h yüksekliğini tabloda verilen değerlerden başka, h = formülünden de hesaplamak mümkündür.



6 mm çapa kadar ince çubuklar taşlanırken iş ekseni takriben 3 mm altında olacak şekilde ayarlama yapılır. Bunun sebebi, iş parçası taşlanırken sıçrama yapmasını önlemektir.




















Boyuna puntasız taşlamada kademesiz silindirik miller, muylular, kavrama pimleri, matkaplar, bilezik ve halka şeklindeki işler taşlanır.






2.1.2 BOYUNA TAŞLAMADA SEVK YATAĞININ AYARI

Sevk yatağı üzerinde dönen işe yataklık eden ve işin titreşimsiz yürümesini sağlayan yardımcı bir aparattır.(şekil 3) Ancak, bu aparatın işin konumuna göre kusursuz ayarlanması gerekir. Şekil 3 de işin taşa göre sevk yatağı ile nasıl yataklanacağını ve dikkat edilecek noktalar görülmektedir.

Sevk yatağının yükseklik ayarı, yatağın her iki başında bulunan ayar vidalarından yapılır. Sevk yatağının yüksekliği başta işin çapı olmak üzere taşın sertlik derecesi dikkate alınarak yapılır. Sevk yatağının yükseklik (h) ayarı için (iş merkezinin yükseklik ayarı için) aşağıdaki kural çok iyi sonuç vermektedir.


Çapları 6.....20 mm olan işler taşlanırken işin merkezi, yarı çapı kadar taş merkezinde yukarı olacak şekilde sevk yatağı ayarlanmalıdır. Bunlardan daha kalın işler için h = formülün den bulunan değer kadar iş merkezi taş merkezinden yüksekte ayarlanır.

2.2 PUNTASIZ DALMA TAŞLAMA

Puntasız dalma taşlamada iş iki taşın arasına bırakılır. Şekil 4 de görüldüğü gibi çeşitli profillerdeki çok sayıda özdeş işler bu sistemle taşlanır.



Puntasız dalma taşlamada sevk taşına sadece 1/4.....1/2 lik bir açı verilir. Eğer parça konik ise sevk taşına açı verilmez. Bu açı yardımıyla iş yavaşça ilerleyerek şekil 4 de görüldüğü gibi karşı dayamaya dayanır. İş dayamaya hafifçe dayanınca kesme taşı otomatik olarak tam geri gittiği anda dayama işi “tık” hareketiyle geri atar ve iş alttaki kutuya düşürülür (şekil 4)

Puntasız dalma taşlama yoluyla genel olarak profil işler taşlanır. Bunun için kesme taşı ve kısmen de sevk taşı profile göre bilenir (şekil 4).

Dalma taşlamada takip edilecek işlem sırası şekil 4 de numara sırasıyla anlatılmıştır.Bu numaralarla işlem sırası aşağıdaki gibidir.

1. İşlemde iş iki taş arasına elle bırakılır veya otomatik olarak düşürülür (çok sayıdaki işler otomatik olarak düşürülür).
2. İşlemde iş, taşlanarak ilerler.
3. İşlemde iş, iticiye dayanınca sevk taşı otomatik olarak çok az bir miktar (1,2 mm) geri gelirken iticide işi bir ani darbe ile geri atar ve iş alttaki hazneye (plastik kutuya) düşer.
4. İşlemde sevk taşı otomatik olarak önceki konumuna gelir.





2.3 İÇ YÜZEY TAŞLAMA

İç yüzey puntasız taşlama sistemi ve makinelerinden tamamen farklıdır. İç yüzeyleri puntasız olarak taşlama makineleri nadir işler için değil tamamen fabrikasyon (seri üretim) işine yöneliktir.

Şekil 5 de silindirik iç yüzeylerin puntasız taşlama sistemiyle nasıl taşlanacağı görülmektedir. Şekilden anlaşılacağı gibi, bu sistemde iş parçası üç ayrı silindirin arasında döner. Bu silindirden biri işe desteklik eden “destek silindiri”, ikincisi ise baskı kuvveti uygulayan “baskı silindiri”, üçüncüsü de, işin dönmesini ve ilerlemesini sağlayan “sevk silindiri” dir. Sevk silindiri işe aynı zamanda desteklik de yapar. Böylece iş parçası üç destek arasında kalarak delik taşı ile taşlanır.
























Şekilden de anlaşılacağı gibi bu sistemle iş, dış yüzeyine göre taşlanır. Bu bakımdan, işim önce dış yüzeyinin taşlanması gerekir.

Puntasız iç yüze taşlama makinelerinde sayısı çok olan aynı türden bilezikler, rulman bilezikleri, piston gömlekleri vb. makine parçaları taşlanır.




3.PUNTASIZ TAŞLAMADA İŞ EKSENİ YÜKSEKLİĞİ

Puntasız taşlamada iş ekseni ile taş ekseninin aynı düzlemde olmayacağını ve (h) olduğunu belirtmiştik.

Dış yüzeylerin puntasız taşlanması üzerine taşlanması üzerine taşlamada yapılan denemeler ve araştırmalar, işin hassas derecede yuvarlak çıkması için, iş ekseninin taş ekseninden belirli bir ölçüde yüksekte olması gerektiği sonucunu vermiştir. Bu durum aynı zamanda işin iki taş arasında kolayca yürümesini sağlamıştır. İş ekseninin taş ekseninden yüksekte ayarlanması üç esas kurala göre yapılır:



Kural 1:

Çapları 6...20 mm olan işler taşlanırken işin merkezi, kendi yarıçapı kadar taş merkezinden yukarı olacak şekilde ayarlama yağılır.


Kural 2:

Daha büyük çaplı işler taşlanırken h = formülden bulunan değer kadar iş ekseni taş ekseninden yukarda ayarlanır.

Kural 3:

Çapı 6 mm’ ye kadar olan ince işler taşlanırken iş ekseni, bu defa kendi yarı çapı kadar taş ekseninin altında olacak şekilde sevk yatağından ayarlama yapılır.

4.KESME VE SEVK TAŞININ BİLENMESİ

Diğer taşlama yöntemlerinde olduğu gibi, puntasız taşlamada da özellikle kesici taşın, körlendikçe bilenmesi gerekir. Kesici taşın nasıl bileneceği şekil 1 de görülmektedir. Diğer taraftan, sevk taşı kesme işlemi yapmadığı için kesici taş kadar körlenmez ve fazla bileme gerektirmez.

4.1 SEVK TAŞININ BİLENMESİ

Sevk taşının bilenmesi, özellikle yeni bir ayar yapılırken çok önemli bir işlemdir. Bu işlem aşağıda anlatılan kuralın dışında yapılmamalıdır. Taşın doğru bilenmesi için önce kesme taşı ile iş çapı arasındaki oran bulunur (tabloya bakınız). Bu değer bulununca, taşa verilecek eğiklik açısı (bu açıyı taşlamacı kendisi seçer) hizasında sağa doğru gelinir. Bulunan oran değerinden de bir dik çıkılarak kesim noktalarındaki açı değeri elmasa verilir. Örneğin kesici taşın çapı 300 mm, taşlanacak işin çapı da 60 mm ise bu iş için sevk taşını bileme elmasına verilen açıya bulmak için: = = 5 mm oranı bulunur. Taşa verilecek eğim açısını 3 alırsak tablodan bileme elmasına verilecek 1 açısının değeri 245 bulunur. Problem yine tablo yardımıyla birde şöyle çözülebilir:

İşin çapı 60 mm olduğuna göre

h = = = = 9,79 mm Bu değer yine tablodan 9 olarak alınır. 9 sayısının bulunduğu satırdan sağa doğru gidilerek = = 5 oranının bulunduğu sütunda durulur. Bu kesim noktasındaki h1 değeri h1 = 7,5 mm dir. Buna göre elmas ekseni taş ekseninden ( 0 konumundan 7,5 mm kaydırılırsa yine elmasa 245 lik açı verilmiş olur (tabloya bakınız).

4.2 KESME TAŞININ BİLENMESİ

Puntasız taşlama makinelerinde bileme elmasları (makinenin üzerinde) sürekli olarak durur.Elmaslara mikro metrik bir tamburdan derinlik verilir ve hidrolik bir sistemle bileme hareketi yapar.

Kesme taşı, işin yüzey kalitesi göz önünde tutularak ince ve kaba olarak bilenir. İnce bileme için elmasa yavaş ilerleme, kaba bileme için daha hızlı ilerleme verilir.

Kesme taşının elması, taşın yatay ekseni boyunca hareket eder. Kesici taş bilenirken sevk taşındaki gibi elmasa ayrı bir açı verilmez. Ancak elmas zamanla körlenir. Bu durum sezilince elması çıkarıp sivri tarafının bileme konumuna getirilmesi gerekir. Bu unutulmamalıdır.

5. PUNTASIZ TAŞLAMADA İŞİN İLERLEME HIZI

Puntasız taşlamada işin ilerleme hızı, işin yüzey kalitesine göre seçilir. İş ince yüzeyli ise (yüzey pürüzlülüğü 3.2 , 1.6 mikron) işin ilerleme hızı düşük, kaba yüzeyli ise ilerleme hızı daha büyük verilir.

İşin ilerleme hızı sevk taşına verilen açıya ve taşın devir sayısına bağlıdır. Sevk taşına verilen () açısı büyükse işin ilerleme hızı artar, küçük tutulursa ilerleme hızı düşer. Esas olarak, sevk taşının devir sayısı işin ilerleme hızını etkiler. Bu yüzden ilerleme taşında iki kademe devir vardır. Bunlardan düşük devir ince taşlamada, büyük devir kaba taşlamada kullanılır.

6.PUNTASIZ TAŞLAMADA İŞLEM SIRASI

Puntasız taşlamada işin bağlanması ve sökülmesi diye bir işlem olmadığından diğer taşlama sistemlerinin işlem sıraları ile arasında benzerlik yoktur.

Puntasız taşlamada düz silindirik (kademesiz) iş parçaları için aşağıdaki işlem sırası takip edilir:

1. İşin çapına göre (h) yüksekliği hesaplanarak sevk yatağının yükseklik ayarı yapılır.
2. İşin yüzey kalitesine göre işe verilecek ilerleme hızı tespit edilerek, sevk taşına verilecek  ve 1 açıları saptanır, taşın eğim açısı ayarlanır ve bileme elmasının açısı da verilerek bilenir.
3. Sevk taşı kabaca yaklaştırılır. İş iki taşın arasına yerleştirilir ve taşlama konumuna getirilir. Bu işlemde işin her iki taşa taş genişliği boyunca temas etmesi gerekir.
4. 3. işlemden sonra sevk yatağının destekleri genişlikleri boyunca işe temas edilecek şekilde yaklaştırılır, dört desteğin dördü de dikkatle ayarlanır.
5. İş çıkarılır.Taşlar çalıştırılır. İş iki taşın arasına yapılır.
6. 0,02 kadar paso verilerek deneme taşlaması yapılır.
7. Deneme taşlamasından iyi sonuç alındıktan sonra normal taşlamaya devam edilir.

7. PUNTASIZ SİLİNDİRİK TAŞLAMA TEZGAHI

Puntasız silindirik taşlama tezgahlarında uygun taşlar kullanıldığında düz parçalar, kademeli parçalar, konik parçalar, değişik şekilde parçalar vs. kolayca taşlanabilmektedirler.
Puntasız silindirik taşlama tezgahları çelik, sertleştirilmiş ve sertleştirilmemiş pirinç, bakır, alüminyum vs. taşlayabilmektedir
Puntasız silindirik taşlama tezgahın temeli: Kutu tipi, eskitilmiş dökümden.















Puntasız Silindirik Taşlama Tezgahı

Puntasız silindirik taşlama tezgahın taşlama kafası: Mil sertleştirilmiş ve taşlanmış alaşımlı çeliktendir. Düşük sürtünmeli, beyaz metal burçları üzerinde yataklanmıştır. Eksenel kuvvet, sertleştirilmiş ve taşlanmış iki adet eksenel yatak ile karşılanmaktadır. Yataklar otomatik yağlamalıdır.
Puntasız silindirik taşlama tezgahın ayarlama kafası: Hareketli, kırlangıç kuyruğu tipi, yüzeyi kazınmış kılavuzda hareket etmektedir ve değişik besleme hızları elde etmek için 0 ile 3 derece arasında çevrilebilmektedir. Ayarlama mili sertleştirilmiş ve taşlanmış alaşımlı çeliktendir. Mil, yağlamalı, ayarlanabilen, parçalı bronz yataklar üzerinde çalışmaktadır.
Puntasız silindirik taşlama tezgahın taş traşlama tertibatı: Taşlama taşı ve ayarlama taşının ayrı traşlama tertibatları bulunmaktadır. İkisi de hidrolik kumandalıdır. Bu taşların düzgün yumuşak traşlanmış olmalarını ve dolayısıyla verimli talaş kaldırma, sabit hassasiyet ve iş parçası üzerinde daha iyi bir yüzey kalitesi sağlamaktadır. Taşlama taşı traşlama tertibatı döner bir yapıya sahiptir. Taşlama taşı traşlama tertibatına örnekler takılarak istenilen profilde taşlama taşı elde edilebilmektedir. Ayarlama taşının traşlama tertibatı da döner bir yapıya sahiptir. Traşlama tertibatı, kırlangıç kuyruklu kızak üzerinde hareket etmektedir. Birimin hareketi bir kontrol valfı ile ayarlanabilmektedir.

Puntasız silindirik taşlama tezgahların standart donanımı: Taşlama taşı. Ayarlama taşı. İki adet traşlama tertibatı. Tek uçlu parça desteği. Elektrik motorlar. Depolu soğutma sıvısı pompası. Elektrik kumanda panosu. Allen anahtarları. Sıkma takımları. Taşlama taşı çekme takım seti ve v kayışları.
Puntasız silindirik taşlama tezgahların aksesuarları: Taşlama taşı balans ayar ayağı. Taşlama taşı balans ayar mili. Taşlama ve ayarlama taşları için yedek flanşlar. Özel parça destekleri








8.HONLAMA VE LEPLEME

(Hassas Yüzey İşlemleri)

8.1 HONLAMANIN VE LEPLEMENİN TANIMI

Taşlama ile elde edilen en ince yüzey kalitesi ancak Ra = 0.2 Ilm prüzlülük dere¬cesinde olabilmektedir. Fakat öyle makine parçaları vardır ki, bunların sahip olması gereken yüzey prüzlülükleri Ra = 0,2 Ilm'den daha hassastır. Bu yüzey kaliteleri en in¬ce taşlama yöntemleriyle dahi elde edilemez. Optik aletlerin, hassas ölçü aletlerinin, motorların, hidrolik ve pnomatik makinelerin bazı ana parçaları buna birer örnektir. Bu tür makine parçalarının gereken yüzeyleri honlama veya lerleme (parçanın özelliği¬ne göre) yoluyla işlenir. Honlama ve leplemede Ra = 0,006 Ilm pürüzülülük derecesin¬de yüzey kalitesine ve IT4, lT6 toleransıarında ölçü hassasiyetine erişilebilir. Bu özelli¬ginden dolayı honlama ve lerleme işlemlerine "hassas yüzey işlemleri" denir.

8.2 HONLAMA

Hanlama, silindirik (ve prizmatik) iç ve dış yüzeylere yapılan çok ince bir yüzey iş¬leme şeklidir. Honlamada kullanılacak "honlama taşı", sadece bu iş için özel olarak, 20 _m '" 200 Ilm tane irili¬ginde elmas tozlarından ve bomitrit tozlarından prizma¬tik biçimli yapılır. Şekil 1 'de görüldüğü gibi, honlama
anında hem iş parçası hem de taş aynı anda hareketli veya iş parçası sabit, taş ha¬reketli olabilir (şekil la, b). Fakat bu hareketler diğer ta¬laşlı üretim sistemlerindeki gibi yüksek hızlarda değildir. Honlamada taşın ve işin ha¬reketleri çok düşüktür. Hon¬lamanın incelik ve kabalık derecesine göre honlama taşının baskısı (p) ve işin (yerine göre taşın) devir sayısı ayarlanabilir. Çok hassas bir honlama kalitesi için (p) baskı kuweti ve işin (taşın) devir sayısı düşük tutulur. Bundan daha kaba bir yüzey kalitesi için baskı kuvveti (p) ve işin (taşın) devir sayısı artınlabilir. Normal şartlarda baskı kuv¬veti fp) 10... 100 N/cmz, işin (taşın) çevresel hızı -5 mis olmalı ve ısı derecesi 1O0°C'yi aşmamalıdır. Bunun için ayrıca honlama yağı kullanılması gerekir.




Honlamanın başladığı anda işin yüzeyinden fazla talaş kalkar. Yüzey prüzlülüğü azaldıkça kaldırılan talaş miktarı da azalır. Honlama yaparken, hanlama yağı (gaz ya¬ğı kullanılabilir) kullanılması şarttır. Honlama yağı hem ısının yükselmesini önler hem de taşın yüzeyini temiz tutarak sürekli kesmesini sağlar.

















8.3 DIŞ YÜZEYLERİN HONLANMASI

Dış yüzeylerin honlanması sayfa 157 şekil la ve şekil l'de gö¬rüldüğü gibi, silindirik makine parçalarına uygulanır. Burada si¬lindirik iş parçası kendi ekseni et¬rafında döner ve aynı zamanda boydan boya hareket eder. Veya iş sadece kendi ekseninde döner honlama başlığı iş boyunca titre¬şim yaparak gidiş-geliş hareketi yapar (şekil 1). Bu yöntemde hon¬lama taşına elektronik olarak tit¬reşim hareketi yaptırılır. Titreşim hareketi yüzeyin temiz ve düzgün çıkmasını sağlar.

kurs boyu
baskı kuvveti

işin dönüşü honlama taşı





honlama izi

Şekil 1: Kısa kurslu honlama

8.4 İÇ YÜZEYLERİN HONLANMASI

Motor silindirleri, hidrolik silindirleri, biyel kolu yataklan, rulman bilezikleri vb. makine parçalarının iç yüzeyleri honlanarak hassas yüzey kalitesine getirilir.
İç yüzeylerin honlanması şekil 2'de görülen "honlama rayba¬sı" ile yapılır. Honlama raybalarının çevresinde eşit aralıklı 3¬
12 prizmatik biçimli taşlar vardır. Honlama yapılırken rayba¬nın çapı delik çapına göre ayarlanır ve her taş delik çeperle¬rine ayrı ayrı boydan boya basar. Taşların delik çeperlerine boydan boya basması, yüzey kalitesi için çok dikkat edilmesi gereken bir husustur.

Sayfa 157 şekil lc'de görüldüğü gibi iç yüzeyler honlanırken, honlama raybası hem kendi ekseni etrafında döner hem de delik ekseni boyunca iniş çıkış hareketi yapar.
İç yüzeylerin (deliklerin) honlanması, biri uzun kurslu honla¬ma diğeri de kısa kurslu honlama olmak üzere iki şekilde ya¬pılır. Uzun kurslu honlamada, hon. lama raybasına veya iş parçasına 15. 40 m/d lık bir çevresel hız ve 12-15 m/ d düzgün eksenel hareket (paso hareketi) verilir. Kısa kurslu honlamada ise honlama raybasına veya iş parçasına 15-25 m/d'lık bir çevresel

Delik çapı Honlama payı
Gri döküm Çelik
20 ... 50 mm 0.015 ... 0,04 mm 0,006 ...0,02 mm
50 ... 100 mm 0,02 ... 0,06 mm 0,01... 0,03 mm
100 ... 200 mm 0,03 ... 0,08 mm 0,02 ...0,05 mm
taşlar Mafsal

mikrometre








8.5 LEPLEME

Lepleme, en hassas ve en düzgün yüzey kalitesinin elde edildiği bir yüzey işleme şeklidir. Lepleme, hem sistem olarak hem de aşındırıcı mad¬denin şekli bakımından hanlamadan tamamen farklıdır. Şekil l'den anlaşılacagı gibi lepleme, bir lepleme diski üzerinde iş parçasının gezdirilmes1 ile iş ile lepleme diski ara¬sındaki lepleme macununun, işin yüzeyinden talaş zerreleri kaldırılarak yapılan bir iş¬lem olup, ölçü tamlıgını ve gereken yüzey kalitesi_i saglamak için yapılır.
Lepleme maddesi (ma¬cunu). toz halindeki zımparatozlannın (korund, borkarpit, lepleme diski bomitrit ve elmas tozları) lepleme yağı ile iyice karıştırıl¬masından elde edilir. Bu karı¬şım lepleme diski üzerine in¬ce olarak sıvandıktan sonra iş parçası şekil 2'de görüldü¬gü gibi oval şekilde hareket ettirerek disk üzerinde gezdi¬rtlir. İşin hareketi genelolarak makineden otomatik olarak yapılır. Hem iş hem de lep¬lerne diski hareketli olursa lepleme daha kısa zamanda biter. İşin hareketi normal şart¬larda 50-120 m/d, baskı kuvveti de takriben 30 N/cm2 olabilir. Yüzeyin ne kadar ince (hassas) olması gerekiyorsa baskı kuvveti o kadar az olmalıdır. Yüzey kalitesi ayrıca aşındıncı tanelerin iriligine de baglıdır. Taneler iri olursa yüzey kalitesi de buna göre kaba olur. Ayrıca, lepleme tozunun (tanelerinin) cinsi, leplenecek malzemenin sertligi¬ne göre seçilir. Yumuşak malzemeler için korund cinsi (alüminyumoksit), sert malze¬meler için silisyumkarpit (karborundum), bomitrit ve elmas tozları kullanılır. Lepleme diski de genelolarak gri dökümden yapılır ve üzerine kanallar açılır (şekil 2). Kanallar ve dökümün gözenekleri lepleme macununu tutmaya yarar ve leplemeyi kolaylaştırır









8.6 VİDA TAŞLAMA
8.6.1 DIŞ YÜZEY VİDA TAŞLAMA
İş parçası iki punta arasına veya sıkma kovanı ile bağlıdır.

Taş


Taş
Tek profilli taş ise Çok profilli taş ise
8.6.2 İÇ YÜZEY VİDA TAŞLAMA (SOMUN TAŞLAMA)
İş parçası iki punta arasına veya sıkma kovanı ile bağlıdır.










Taş Taş


Tek Profilli Taş ise Çok Profilli Taş ise

8.7 KRANK TAŞLAMA

Bu işlem özel krank taşlama tezgahlarında yapılabilir. Bir metre çapına kadar olan ince taneli taşlarla yapılır. Çok ciddi hassasiyetlerde toleranslarda bile taşlama yapılabilir.Başka bir değişle dalma taşlamadır.Krank mili iki ayna arasına bağlanır.Krank mili Önce bir numaralı eksende aynalara bağlanır ve bir numaralı eksen doğrultusundaki çaplar taşlanır.Daha sonra eksen bir numaralı ve iki numaralı eksenin farkı kadar kaydırılır ve iki numaralı eksen doğrultusundaki çaplar taşlanır. Aynı işlem üç numaralı eksene de uygulanır.
















KAYNAKÇA

1. Karacan İ, “Taşlama ve Alet Bileme Tekniği Uygulama Levhaları”, Ankara 2002, 40s
2. Şahin N, “Mesleki ve Teknik Öğretim Okulları İçin Tesviyecilik ve Meslek Teknolojisi Kitapları,III,Ankara 2003
3. TÖRECİ Makine Ticaret A.Ş. ‘nin web sitesi

TORNA VE ÖZELLİKLERİ

1. TORNA VE ÖZELLİKLERİ


Tornanın Tanımı ve Özellikleri

Tornanın Tanımı

Torna makinesi, ham haldeki bir iş parçasına düzgün dairesel hareket yaptırarak, torna kalemi ve değişik kesici takımlarla talaş kaldırmak sureti ile işi silindirik, konik veya küresel biçimlerde işlemek ve iş parçalarının üzerine çeşitli vidalar açmak için yapılmış bir talaşlı üretim makinesidir.

Tornalarda işlenecek iş parçaları bir tarafından torna aynasına bağlanır,diğer ucundan da punta ile desteklenir. Torna aynası, tornanın kendi üzerinde bulunan bir elektrik motorundan kayış kasnak ve dişliler vasıtasıyla dönme hareketi alır. İş dönerken, torna kaleminin işe bir miktar dalması ve iş ekseni boyunca ilerlemesi ile tornalama meydana gelir.

Tornalanacak iş parçası, torna kalemi için uygun kesme şartları oluşacak şekilde dönme hareketi yapar. Kalem için uygun kesme şartının oluşması demek, işin çapına ve sertlik dercesine göre dönme hareketi yapması demektir. İşte bu önemli şartın kolayca sağlanabilmesi için tornalar çeşitli dönme sayılarında dönecek şekilde yapılmıştır.

Tornaların devir sayıları, dişli kutusu denilen kısmın dışındaki kumanda kolları ile ayarlanır. Bir tornanın devir sayısı ayarlanabilir şekilde olmasaydı ve iş sadece bir devir sayısında dönmüş olsaydı, çapı büyük olan işler veya normal sertlikten daha sert olan iş parçaları işlenirken kalemin ucu bir anda aşırı derecede ısınır ve yanardı. Ayrıca düşük devirlerde işlenmesi gereken işlerin de yapılması mümkün olmazdı.

Bir tona makinesi iki baştan kasa şeklinde ayaklar üzerine oturtulmuş bir gövde, bu gövde üzerinde bulunan iş mili hız kutusu, ana mili ve talaş mili hız kutusu, araba ve gezer puntadan oluşmaktadır.

Adından da anlaşılacağı gibi iş mili, ayna vasıtasıyla işin bağlandığı mildir. Araba üzerindeki kalemliğe de torna kalemleri bağlanır. Gezer punta ise, uzun iş parçalarını ekseninden desteklemeye yarar.

Tornanın Özellikleri

Torna makineleri matkap ve vargel makineleri gibi, talaşlı üretim makineleri olmakla beraber, çalışma şekli bakımından, yani iş üzerinden talaş kaldırma şekli bakımından onlardan daha farklı özellikler taşırlar. Vargellerde ve matkaplarda işlenmekte olan iş parçası sabit olup bir dönme veya gidiş geliş hareketi yapmaz. Fakat tornalarda iş parçası dönme hareketi yapar, kesme işlevini yapan kalem sabittir. Bu durum tornaları diğer talaşlı üretim makinelerinden ayıran en belirgin özelliktir.Tornaların bir başka özelliği ise he tornada bir soğutma suyu sistemi bulunmasıdır. Vargel, planya, yatay delik işleme makineleri vb. makinelerde soğutma suyu bulunmazken, her tornada bir soğutma suyu sistemi bulunmaktadır.

Tornalar iş yapma kapasitesi bakımından diğer talaşlı üretim makinelerinden daha çok çeşitli iş yapma özelliklerine sahiptir. Örneğin bir vargel makinesinde sadece düzlem yüzeyler işlenirken veya bir matkap makinesinde sadece delik delinirken bir tornada silindirik ve konik iç ve dış yüzeyler her türlü özelliklerde vida açılması, düzlem yüzeyler yapılması, eksantrik parçaların işlenmesi, yay sarılması vb. pek çok çeşitli işleme şekilleri gerektiren işler yapılmaktadır. İşte bu yüzden, torna makinelerinin diğer talaşlı üretim makineleri yanında önemi çok büyüktür. Ayrıca, işlerin çabuk bağlanıp sökülmesi de diğer makinelere göre tornada daha pratik ve hızlıdır.

İşte bu önemli özelliklerinden dolayı değişik kapasitelerde ve değişik amaçlara yönelik olarak değişik tiplerde torna makineleri yapılmaktadır. Tornaların bu kadar değişik tiplerde ve özelliklerde yapılması bu makinelerin önemini açıkça ortaya koymaktadır.

Tornanın Kapasitesi

Torna makineleri de diğer talaşlı üretim makineleri gibi, belirli boyutlarda olurlar. Bir tornanın boyutları o tornada işlenebilecek en büyük işin ölçülerine göre yapılır. Tornada işlenebilecek en büyük işi iki punta arasındaki en uzak mesafe ile punta ekseninin tornanın kayıtlarında olan yüksekliğini ifade eder. Buna tornanın kapasitesi denir.Bir tornanın kapasitesi, örneğin (1500 x 250) şeklinde yazılır. Burada iki punta arası 1500 mm ve punta yüksekliği de 250 mm olan bir tornanın kapasitesi ifade edilmiştir.

Tornaların Çeşitleri ve Sınıflandırılması

Yirminci yüzyılın başlarından beri endüstriyel gelişmelere paralel olarak, tornalarda yapılan işlerin biçimleri ile ölçülerinin giderek değişmesi ve bilhassa aynı iş parçasından kısa zamanda çok sayıda üretilmesi zorunluluğunun doğması, bugün birbirinden çok farklı özellikleri taşıyan çeşitli tornaların yapılmasını gerektirmiştir. Bunun için tornalar yapılan işlerin özelliklerine göre genel olarak:
Üniversal Tornalar
Özel Tornalar
Olmak üzere iki esas gruba ayrılır.

Üniversal Tornalar

Üniversal tornalar, silindirik ve konik biçimli iç ve dış yüzeylerin tornalanması, her türlü standart dış ve iç vidaların açılması, düzlem yüzeylerin tornalanması, eksantrik işlerin tornalanması ve çeşitli yayların sarılması vb. işler gibi birçok yönlü iş yapma özelliklerine sahip tornalardır.

Üniversal tornaların iş yapma kapasitesi (işin uzunluğu ve çapı) yüksektir. Bir üniversal tornada küçük ölçülerde ve büyük ölçülerde işler yapılabilir. Ancak küçük iş parçalarının büyük tip tornalarda yapılması hiç bir zaman ekonomik olmaz. Küçük iş¬ler küçük tornalarda, büyük işler de büyük boy tornalarda yapılmalıdır. Bunun için üniversal tornalar çeşitli büyüklüklerde (kapasitelerde) yapılır. Bir tornada işlenebile¬cek en büyük iş ölçüleri o tornanın "Kullanma ve Bakım Kitabı"nda yazılıdır.
Sayfa 3 şekil l 'de bir üniversal torna görülmektedir. Şekilden anlaşılacağı gibi, üni¬versal tornalar derin ve kalın talaş kaldıracak şekilde yapılır. Bunun için tornanın kayıtla¬rı geniş ve iş mili (fener mili) çapı büyük yapılır. Hız (devir sayısı) kademeleri çoktur. Yani bir üniversal tornada 20 d/dak dan 2000 d/dak'ya kadar devir sayısı vardır.
Üniversal tornalarda kalın ve derin talaş kaldırmak için hız kutusundaki dişliler geniş yapılmıştır. Ayrıca ters yönde çalışacak şekilde ve aynı zamanda aniden duracak şekilde fren sistemleri vardır.
Üniversal tornalar genel üretim makineleridir. Çeşitli büyüklüklerde özdeş olma¬yan iş parçalarının yapımı için çok elverişlidir. Kaba ve ince olarak boydan boya torna¬lama, delme ve delik tornalama, her türlü standart vidaların açılması, konik ve profil tornalama, yay sarma, eğeleme (zorunlu hâllerde), taşlama (özel aparat ile) ve eksant¬rik tornalama gibi işlemler üniversal tornalarda basan ile yapılır. Bu makinelerde ya¬pılan işlerden birkaç örnek sayfa 2 şekil l'de görülmektedir.
Özel Tornalar
Özel tornalar denilince, sınırlı büyüklüklerde birbirine benzer işlerin tornalandı¬ğı makineler anlaşılmalıdır. Bu türden olan tornalar, üniversal tornaların yaygınlaş¬masından sonra, endüstrideki gereksinimlere göre geliştirilmişlerdir. Özel tornaların en çok tanınmış olan çeşitleri aşağıda sıra ile tanıtılmıştır.
Revolver Tornalar
Revolver tornalan üniversal tornalardan ayıran en büyük özellik, bu tornalarda gezer punt anın olmayışı, bunun yerinde, çeşitli işlemler için üzerine değişik kalemler, takımlar ve aparatlar takılabilen bir revolver başlığın bulunmasıdır. Sayfa 5 şekil l'de görüldüğü gibi, altıgen şeklindeki revolver başlığa altı ayrı işlem için altı çeşit ka¬lem veya kesici takım (kılavuz, pafta) bağlanabilir. Revolver tornaların ikinci özelliği de, işi seri olarak bağlama ve çözme sistemine sahip olmasıdır.
Revolver başlığının kumandası elle veya otomatik olarak yapılır. Başlığın üzerin¬deki kalemlerin kesme konumuna getirilmesi 2-3 saniyelik bir iştir. Keza işin bağlanıp sökülmesi de yine 5-6 saniye zaman alır. Revolver tornalarda işin boyuna tornalanma¬sı genel olarak kalemin otomatik ilerlemesi ile yapılır. İşin kesilmesi ise bir keski kale¬mi ile elle veya otomatik olarak sağlanır.
Revolver tornalarda kalemlerin yer değiştirmesi ve işin sökülüp bağlanması elle kumanda edilen kollar yardımıyla yapılır. Bu yüzden bu tür tornalar yan otomatik makine gibidir.
Revolver tornaların başlıkları yıldız (altıgen) ve tambur şeklinde olmak üzere iki şekilde olur. Yıldız başlıklı revolver tornalar biri yatay başlıklı, diğeri dikey başlıklı ol-


mak üzere iki çeşittir. Bunlardan yatay
konumda olanı şekil l'de, tambur baş¬
lıklı olanı da şekil 2'de görülmektedir.
Her iki tip başlıkta da kalemlerin ilerle¬
me hareketini sınırlayan dayamalar
vardır. Dayamalar iş üzerindeki ölçüle¬
re göre ayarlanmak suretiyle kalemin
ilerlemesini sınırlar.
Revolver Tornaların Yararlı Yönleri:
1. İşin ölçülerine göre kalem bir
defa ayarlanınca her çıkan iş aynı ölçü¬
de olur. Her işi ayrı ayrı ölçmeye gerek
yoktur.
2. Kalemlere (kesici takımlara) yer değiştirilmesi hızlı ve kolay olur.

3. Çubuk şeklindeki malzemelerden seri üretim yapılırken iş pens sistemi ile bağlanacağından, işin çözü¬lüp ileri sürülmesi basit bir manivela kolu ile kolayca ya¬pılır.
Otomatik Tornalar
Otomatik tornalar, adından da anlaşılacağı gibi, bir işin bütün torna işlemle¬rini bir bağlayışta kendiliğin¬den yapıp bitiren tornalar
demektir. Otomatik tornalar çalışma özelliği bakımından revolver tornalara benzemek¬le beraber, bu tornalarda kalemlerin her türlü hareketi tamamen otomatiktir. Buna karşılık revolver tornalarda kalem, genellikle elle hareket ettirilir.
Otomatik tornalarda iş bitinceye kadar yapılması gereken bütün işlemler, işin kesilmesi ve iş bittikten sonra malzemenin yeniden sürülmesi gibi bütün işlemler tor¬nanın kendisi tarafından otomatik olarak yapılır. Ancak, makine bu hareketleri işin özelliğine uygun olarak yaptırabilmesi için, kam ve eksantrik ayarlarının işin ölçüsüne uygun düşecek şekilde yapılması gerekir. Bunun için, her işe göre ayn ayn kam yapıl¬ması şarttır. Bu yüzden kanılı otomatik tornalann bir işe göre ayarlanması başlangıç¬ta biraz zaman alır. Ancak, işin tamamı bitince hazırlık için harcanan zaman parça sayısına bölünürse, her iş parçasına düşen hazırlık zamanının giderek sıfıra yaklaştığı görülür. Zaten bu özelliğinden dolayı otomatik tornalar daha ekonomiktir. Sayfa 6 re¬sim l'de kam sistemi ile çalışan bir otomatik torna görülmektedir. Şekil dikkatle ince¬lenirse, kanılı bir otomatik tornanın çalışma sistemi kabaca anlaşılacaktır.
Kamlarla kumanda edilen otomatik tornalarda, iş milinin dönme hareketi dişliler ve kamlar yardımı ile kesici âletlere (kalem, matkap, rayba, kılavuz vb.) düzgün doğru¬sal hareket olarak aktan!ir.

4. Otomatik tornalarda daima yetişkin kişiler çalıştığı için hata oranı çok azdır.
5. Bir kişi aynı zamanda 2-3 otomatik torna ile ilgilenebilir, her birini ayrı ayn
ayarladıktan sonra her tornadan çıkan işlerin kalitesini kontrol edebilir.
CNC Sistemli Otomatik Tornalar
CNC sistemli torna, verilen sayısal değerlere göre (işin ölçülerine göre) mikro elektronik işlemlerle hesaplama yaparak sonuçları bulan ve bu sonuçlara göre torna¬nın kumanda ve kontrolünü kendisi yapan torna demektir. CNC adı, bu sistemin İngilizce deki adının (Computer Numerical Control) kelimelerinin baş harflerinden oluş¬maktadır.
CNC sistemli tornalarda yapılacak işlerin ölçüleri, bilgisayara verilir. Bilgisayar bu verilere göre gerekli hesaplamaları yapar ve ilgili komutları ilgili organlara göndere¬rek işin tornalanmasını sağlar. Bilgisayar, ayrıca CNC operatörünün verdiği komutları da yerine getirir. Operatörün emirlerine göre gerekli sonuçlan bulur, ekrana yansıtır. Bunları yaparken, yerine göre komut vereni de uyarır. Herhangi bir noksan bilgi ve emir alınca, emri verene "yanlış bilgi veriyorsun"der. Bilgisayarın bütün bunları yapa¬bilmesi için, komut verenle bilgisayar arasında ortak bir dil kullanılır. Özel işaretler¬den oluşmuş olan bu özel dili öğrenmemiş bir kimse CNC sistemli tornalan kullana¬maz. Bunun için CNC sistemi ile çalışan tornalarda veya CNC sistemli başka üretim makinelerinde bu alanda eğitim görmüş kişiler çalıştırılır.
Bu gün endüstride zirveye çıkmış ülkelerde talaşlı üretim makineleri genel ola¬rak CNC sistemli olarak yapılmaktadır. Bu makinelerde kesici takımlar ve işin hare¬ketleri ya doğrudan doğruya bilgisayarla kumanda edilen elektrik motorlar ile veya yi¬ne bilgisayarla kumanda edilen hidrolik pnömatik sistemlerle kumanda edilir.
CNC sistemli tornalarda otomatik tornalara göre daha kısa zamanda ve hassas ölçülerde garantili iş yapılır. Bugün artık teknik alanlarda ileri gitmiş ülkelerde talaşlı üretimler CNC sistemli makinelerle yapılmaktadır. Fakat bu tür makineleri kullana¬cak kişilerin herseyden önce iyi bir tesviyecilik eğitimi almış olmalan şarttır.


Düşey Tornalar
Düşey torna, şekil l'de görüldüğü gibi, işin alın yüzeyinin yer düzlemine paralel konumda bağlanarak işlenmesi için yapılmış özel bir tornadır. Düşey tornalarda bir konsol üzerinde sağa sola hareket eden ve motora aküple bağlı olan bir başlık kısmı vardır. Kesici takımlar bu başlığa takılır. Şekilde görüldüğü gibi, başlığa birden fazla kalem takılabilir. Ancak her kalem, işlem sırası gelince devreye girer. Bunun için dü¬şey tornalar artık genellikle CNC sistemli olarak yapılmaktadır.


Bu gün yüksek kesme hızlarında (150-1500 m/dak) hiç aşınmadan uzun zaman çalışan seramik uçların icadı ile büyük iş parçalarının yüksek devirlerde tornalanabilmesi olanakları ortaya çık¬mıştır. Talaşlı üretim alanlarındaki bu gelişmeler, büyük ve ağır iş parçalarını çok kısa zamanda (yüksek devirlerde) iş¬leyebilecek özelliklerde tornaların yapıl¬ması gereğini ortaya getirmiştir. İşte bu gereksinimlerin bir sonucu olarak CNC sistemli Düşey tornalar yapılmıştır.
Bu amaçlara uygun olarak yapıl¬mış olan düşey tornalar, diğer tornalar¬dan 5-6 kat daha sağlam yapılır. Bu yüz¬den büyük ve ağır iş parçalan düşey tornalarda daha güvenli olarak işlenebi-lir. İşte bu önemli özelliklerinden dolayı düşey tornaların makine üretiminde büyük önemi vardır.
Düşey tornalar bilhassa otomobil endüstrisinde fren kampanalarının, motor göv¬delerinin, fren plakalarının, pompa gövdelerinin, dişlilerin ve bunlara benzer daha bir çok büyük makine parçalarının tornalanmasında, şeker fabrikaları ve çimento fabri¬kaları yapan büyük işletmelerin üretim atelyerinde büyük ölçekli makine parçalarının tornalanmasında başarı ile kullanılmaktadır.
Düşey tornalar büyük kapasiteli makineler olmakla beraber, bunlarda 0,01 mm derinliğinde talaş verilebilir ve istenilen her türlü toleranslarda hassas iş yapılabilir.


Alın Tornası
(Puntasız Torna, Hava Torna)
Alın tornası, adından da anlaşılacağı gibi, sırf alın yüzeylerin tornalanması için yapılmış tornalardır. Çapı çok büyük, örne¬ğin 2-3 m gibi ölçülerde olan plâka şeklin¬deki iş parçalan tornanın aynasına bağla¬narak yüzeylerinden tornalanır.
Şekil 2'de görüldüğü gibi, bir alın tor¬nasında işi bağlamak için büyük bir ayna ve işin sadece alnından ve çevresinden ta¬laş kaldırmak için bir araba kısmı vardır.

Bu makinelerde genel olarak punta bulunmadığı için bunlara "puntasız torna" veya "hava torna" denmektedir.
Ancak boylan oldukça kısa fakat çaplan çok büyük olan iş parçalarının çevreleri tornalanırken merkezden bir destek verilmesi gerekir. Bu gibi durumlar için yapılmış puntalı alın tornalan da vardır.
Alın tornalarında yapılan işlerde fazla hassasiyet aranmaz. Bu makinelerde yapı¬lan işlerin hem yüzey kaliteleri ve hem de ölçü toleranslan kaba olur.


Sırt Boşaltma Tornası
Sırt boşaltma tornalan yalnız kesici takım olarak freze yapan fabrikalarda dişlerin sırtına bir boşluk verebilmek için yapılmış tornalardır. Bu yüzden bu tür tor¬nalarda başka işlerin yapılması mümkün olmaz. Sırt boşaltma tor¬nalarında kaleme verilen hareket önemlidir. Burada sırtı boşaltıla¬cak frezenin, boşalacak kısmın öl¬çülerine uygun bir spiral ilerleme hareketinin kaleme yaptırılması gerekir. Şekil l'de görüldüğü gibi,
kalem bir dişin sırtını boşalt tıklan sonra anîden geriye, önceki başlangıç konumuna gelir ve ikinci dişin sırtını boşaltmaya başlar. Kalemin bu dalma ve anîden geri gelme hareketi ok yönünde dönen tırnaklı mil ile itici yay tarafından yapılır. Şekil l dikkatle incelenirse sistemin çalışma prensibi kolayca anlaşılacaktır.


Kopya Tornaları
Kopya tornaları adından da anlaşılacağı gi¬bi, bir şablona (modele) göre kaleme kesme hare¬keti yaptırarak o şablonun profilini iş üzerine ak¬taran tornalardır. Şekil 2 dikkatle incelenirse, bir torna üzerine monte edilmiş bir kopyalama siste¬minin çalışma prensipi kolayca anlaşılacaktır. Araba nomıal ilerlemesini yaparken, gezici uç hidrolik sisteme hareket verir. Hidrolik sistem de aynı hareketi kaleme yaptırır. Bu şekilde şablo¬nun kopyası işe aktarılmış olur.
Kopya tornaları şekilde görüldüğü gibi, çok sayıda yapılması gereken büyük kavisli iş parça-
larının (sap vb. işlerin) seri üretimi için düşünülmüş bir sistemdir. Ancak CNC sistem¬li tornalann çıkması ile hidrolik-pnömatik sistemle çalışan kopya tornalarının kullan¬ma alanlan azalmıştır. Fakat her iki tornanın fiyatı göz önüne alınırsa ve hidrolik pnömatik sistemli tornanın zorunlu hâllerde nomıal torna gibi de kullanılacağı hesaba katılırsa, hidrolik-pnömatik sistemli kopya tornalarının, kopyalama sistemi ile yapıla¬cak bir çok işler için CNC sistemli tornalardan daha ekonomik olacağı ortaya çıkar.

Kalıpçı Tornaları
Kalıpçı tornaları (eski adı mekaniker tornalan) aynen üniversal tornalar gibi, iç ve dış silindirik düz ve kademeli iç-dış yü/eylerinin tornalanması, standart ölçülerdeki bütün iç ve dış vidaların açılması, konik tornalama, eksantrik tornalama ve yay sarma gibi işlemlerin yapıldığı bir torna tipidir.
Kalıpçı tornalarını üniversal tornalardan ayıran en önemli özellik, kalıpçı torna¬larının daha yüksek devirli olmaları ve buna bağlı olarak iş mili (fener mili) yatakları¬nın sürtünmeli yatak olmasıdır. Çünkü kalıpçı tornalan küçük çaplı parçaların torna¬lanması için yapılmış olduğundan, devir sayılan yüksektir. Yüksek devirler için en ııygun yataklama şekli sürtünmeli yalak olduğundan kalıpçı tornalannın iş milleri de sürtünmeli yalaklarla yataklamr. Çünkü, bilyeli yataklar yüksek devirlerde hem çok sesli çalışırlar hem de hassas iş yapmaya uygun değillerdir. Diğer taraftan sürtünmeli yalakların ayarlanması mümkün olduğu hâlde, bilyeli yalaklarda bu mümkün değil¬dir.
Kalıpçı tornaları, adından da anlaşıldığı gibi. kalıp alelyelerinde kalıp parçalan yapımında kullanılır. Bu lornalarda çalışırken, tornanın kullanma ve bakım kitabında, gösterilen maksimum talaş derinliğini aşmamak gerekir. Buna dikkat edilmezse torna kısa zamanda hassasiyetini kaybedebilir.
Burada tanıtılan tornalar endüstrinin hemen hemen her kesiminde kullanılan tornalardır. Bir de bunların dışında kalan fakat sadece taşıt araçlarının motorlannı yapan fabrikalarda kullanılan tornalar vardır. Bunlar, motorlardaki kam millerinin tornalanmasına yarayan kam tornalan, eksantrik millerinin tornalandığı eksantrik tornalan vb. gibi makinelerdir.
Tornanın Kısımları ve Görevleri
Bir tonıa makinesi birbiriyle direki ilgisi olan ayn ayrı kısımlardan meydana ge¬lir. Tornanın tipi nasıl olursa olsun mutlak surette bir gövde kısmı, bir iş mili (fener mili) hız kutusu ve bir de kesici (akımların bağlandığı araba kısmı vardır. Bunların dı¬şında kalan diğer ana kısımları, tornanın özelliğine göre değişik olur. Bu yüzden bura¬da esas olarak bir üniversal tornanın kısımları öğrenilecektir.
Üniversal tornalar sayfa 3 şekil l'de görüldüğü gibi, gövde, iş mili hız kutusu, araba, gezer punta, ana mili ve talaş mili hız kul uları ile bunlardan hareket alan mil¬ler, olmak üzere genel olarak beş ana kısımdan meydana gelir.
Gövde
Bir tornanın gövdesi sayfa l l şekil l'de görüldüğü gibi, döküm iki ayak üzerine oturtulan, sifero dökümden yapılmış, iç kısmı kabıırgalı olan prizmaMk bir blok şek¬lindedir. Gövde, tornanın iş mili hız kutusunu, arabasını, ana ve talaş millerini ve bu millerin hız kutularını taşır. Gövdenin yapılış şekli tornanın hassasiyeti bakımından çok önemlidir. Çünkü gövde işlenip montaj edildikten sonra herhangi bir nedenle çar¬pılırsa, tornanın hassasiyeti bozulur, hatla çalışması bile zorlaşabilir.





Torna gövdesi, kasa şeklinde ve kalın ola¬rak dökülmüş ayaklar üzerine oturtulur. Ayakla¬rın hem geniş bir alana oturması hem de kalın olması, çalışma sırasında meydana gelecek bü¬tün titreşimleri ve dış kuvvetleri önler.
Gövde üzerindeki kayıtların biçimi aynı za¬manda tornanın değerini ifade eden bir ölçü sayılır. Şekil 2'de en çok rastlanan kayıt tipleri görülmek¬ledir. Buradaki şekillerden a ve b tiplerinde, torna¬nın arabası ve gezer pıınta aynı kayıtlar üzerinde yürümekle; c tipinde ise araba ile gezer punta ayrı ayn kayıtlar üzerinde yürümekledir. Buradan an¬laşılacağı gibi, c tipinde kayıtların aşınma oranı di¬ğerlerine göre daha düşük olacaktır.


İş Mili Hız Kutusu
Şekil 3'de görüldüğü gibi, iş mili hız kulıısu, içinden iş mili geçen ve içinde, iş milinin devir sayılarının ayarlandığı dişliler bulunan dik dörl-gen prizma şeklinde bir kısımdır. Bu kısma "iş mili hız kutusu" denmesi torna aynasının bağlandığı milin bu kutunun içinden geçmesinden ileri gelir. Şekil 3'de bir iş mili hız kutusu¬nun içindeki elemanlar görülmekte¬dir. Şekil dikkatle incelenirse, iş mili devir sayılarının burada bulunan diş¬lilerle ayarlandığı anlaşılacaktır.

Hareket, hız kutsuna (V) kayış¬ları ile gelir ve biri yüksek devirler için diğeri de alçak devirler için olmak üzere iki yol la-kip eder (ok yönlerine bakınız). O hâlde tornada biri düşük, diğeri de yüksek olmak üzere iki devir grubu vardır. Bu iki devir grubu, şekilde görüldüğü gibi, Z7, Z9 ve Z5 dişli grubu-


nün Z8, Z10 veya ZG dişlilerini kavraması ile 6 değişik devir sağlanır.
İş milinin içi, uzun par¬çalan bağlayabilmek için boy¬dan boya delik yapılmıştır. Tornalarda iş milinin delik öl¬çüsü de önemlidir. Delik çapı büyük olursa tornanın kapa¬sitesi de büyük demektir. İş milinde torna aynasının bağ¬landığı başlık kısmı mors ko¬niği yapılmıştır. Bu kısma sa¬bit punta takılarak iki punta arasında tornalama yapılır. Üniversal tornalarda iş mili iki tarafından bilyeli yataklar¬la yataklamr. Hassas yapılmış Üniversal tornalarda iş mili sürtünmeli yataklarla yatak-lanmıştır. Şekil l'de bir Üni-
versal tornanın iş milinin yataklanma şekilleri görülmektedir. Şekil l a'da normal bir tornanın iş milinin yataklanması, şekil Ib'de ise daha güçlü bir tornanın iş milinin ya¬taklanma şekli görülmektedir. Her iki yataklama şekli birbiri ile karşılaştınlırsa, güçlü tornaların iş milleri daha çok zorlanacağı için orta kısmından da yataklandığı görüle¬cektir.


Araba
Tornanın arabası şekil 2'de görül¬düğü gibi, ü/erinde torna kaleminin bu¬lunduğu suportları taşıyan, talaş mili ve ana mili ile kendi içinde bulunan dişliler yardımıyle iş ekseni boyunca sağa ve so¬la doğru ilerleme hareketi yapan önemli bir kısımdır.
Araba gövdenin kayıtlan üzerinde hareket eder. Kayıtlar sertleştirilmiş ve taşlanmış (veya raspalanmış) olduğu için sürtünen yüzeyler arasında önemli bir aşınma olmaz. Zaten kayıtlar hergün yağlandığından sürtünen yüzeyler ara-
sında her an bir yağ filmi var demektir. Yağ filmi hem aşınmayı önler hem de sürtün¬meyi azaltır. Bu yüzden arabanın kayıtlar üzerinde hareket etmesini kolaylaştırır.
Araba el tekeri ile haraket ederek kalemi işe yaklaştırır. İş eksenine dikey hare¬ket eden sııportla kalem kesme konumuna getirilir. Arabanın otomatik hareketleri ta¬laş miline bağlı dişli ile ve dışardaki kumanda kolu ile sağlanır. Vida açarken araba¬nın ilerlemesi ana mili makasının ana miline kavratılması ile sağlanır.

Ana Milinin ve Talaş Milinin Görevleri
Sayfa 12 şekil 2'de görüldüğü gibi, bir üniversal tornada ana mili denilen bir vi¬dalı mil ile üzerinde kama kanalı olan bir talaş mili vardır. Ana mili sadece vida açar¬ken kullanılır, talaş mili de işin otomatik olarak tornalanmasını sağlar. Makas denilen kavrama, arabanın üzerindeki bir kol ile ana miline kavratılarak arabayı yürütmeye yarar. Arabanın hareketi açılacak vidanın adımına eşittir. Örneğin, açılan vidanın adı¬mı 2 mm ise işin bir devrinde araba 2 mm ilerleme yapar. Talaş mili de arabayı, işin bir devrinde talaş kalınlığı kadar yürütür. Kalemin ilerlemesi (aynı zamanda arabanın ilerlemesi) işin malzemesine ve yüzey kalitesine göre saptanır. Bunun için genel olarak tablolardaki değerler seçilir.
Bütün tornaların ana milleri trapez vidadır. Makas kavradığı zaman vida dişleri ile makas dişleri arasında hiç bir boşluk kalmaz. Şayet ikisi arasında bir boşluk olur¬sa bu boşluk açılan vidaya yansır ve vidanın dişleri bozulur. Bu yüzden bütün torna¬ların ana milleri trapez biçimli vida yapılır.
Ana Mili ve Talaş Mili Hız Kutusu
Bir üniversal tornanın ana mili ve talaş mili hız kutusu 3. sayfadaki 1. şekil üze¬rinde gösterilmiştir. Şekilden ve adından anlaşılacağı gibi, ana mili ve talaş mili hız kutusu, ana miline ve talaş miline verilmesi gereken devirleri ayarlamaya yarar. Hız kutusu üzerindeki kuınanda-'kolları ile açılacak vidanın adımına uygun bir devir ana miline, normal tornalama yapılırken de şartlara uygun bir devir, talaş miline verilir. Bu değerler bu kutunun üzerindeki tablodan seçilir.


Gezer Punta
Gezer punta tornalanmak üzere ay¬naya bağlanan bir işi ekseninde destekleye¬rek iki punta arasında işlenmesi için yapıl¬mıştır. Gezer punta, işin boyuna göre tornanın kayıtları üzerinde komple olarak ileri geri çekildiğinden buna "gezer punta" denilmiştir.
Gezer punta, kayıtlar üzerinde elle iti¬lerek istenen yere getirilir. İşin boyuna göre her ayarlanışında sıkma somunu ile kayıt¬lara sabitleştirilir. İşin iki punta arasında sıkılması el tekeri ile yapılır. İş parçası ay¬na punta arasında veya iki punta arasında
yeteri kadar sıkıldıktan sonra gezer puntanın mili. sabitleştirme kolu ile bulunduğu konumda sabitleştirilir.
Punta milinin içi mors koniği olarak yapılmıştır. Punta miline takılacak olan dö¬ner punta, mandren ve konik saplı matkaplar bu mors koniği sayesinde tam iş mili ekseninde bağlanmış olur.
Gezer puntanın ekseni hem yatay konumda hem de dikey konumda iş mili ekse-nindedir. Herhangi bir sebepten dolayı punta ekseninin sapması, tornalanacak işlerin bozulmasına sebep olur. Bu yüzden zaman zaman kontrol malafası ve bir komparatör-le punta ekseninin kaçık olup olmadığını kontrol etmek gerekir. Bilhassa punta kaydı¬rılarak konik tornalama işlemi yapıldığı hallerde, işlem bittikten sonra, punta ekseni kontrol malafası ile sıfırlanmalıdır.

Tornanın Yağlama Donanımı, Yağlamanın Önemi
Yağlamanın Önemi
Diğer makinelerde olduğu gibi tornalarda da, birbiri üzerinde sürtünerek çalışan birçok kısımlar ve parçalar vardır. Bunların başında kayıt-kızak kısımları ve dişliler gelir. Bu kısımlar gerektiği gibi yağlanmazsa makine kısa zamanda hassasiyetini kaybeder. Bu bakımdan tornaların yağlanması büyük önem taşır. Özellikle iş mili sürtünmeli yataklarla yataklanmış tornalarda sadece yatağın yağlanmasının değil aynı zamanda kullanılan ya¬ğın cinsinin de çok önemi vardır. Bu yüzden tornada çalışan herkes, tornanın yağlanma şeklini öğrenmeli, yağlanacak yerleri itina ile yağlama alışkanlığını almalıdır.
Tornanın Yağlama Donanımı
Üniversal tornalarda yağlama donanımı denilince, torna çalışırken bazı önemli kısımlarını otomatik olarak yağlayan bir sistem akla gelir. El yağdanlıklarıyle yapılan yağlamalar bu sistemin dışında kalır. Çünkü elle yağlanması gereken yerler, makine¬nin günlük temizliklerinden sonra veya belirli zaman aralıklarında (peryodik olarak) düzenli bir şekilde yağlanır. Şekil l'de bir Üniversal tornanın iş mili hız kutusu içinde¬ki ve ana mili hız kutusu içindeki yağ donanımı görülmektedir. Bunlardan başka tor¬nanın el yağdanlığı ve basınçlı yağdanlıkla yağlanması gereken yerler ve kısımlar şekil üzerinde ayrıca gösterilmiştir

İş mili, hız kutusu içinde dönmeye başlayınca dişlilerin ve millerin üzerine oto¬matik olarak yağ döken bir sistem vardır. Ayrıca dişliler sürekli hareket hâlinde oldu¬ğundan üzerlerine dökülen yağı etrafa saçar. Böylece hız kutusu içinde sürekli ve mü¬kemmel bir yağlama meydana gelir. Ancak, hız kutusunun içinde her zaman yeteri kadar yağ bulunması şarttır. Çünkü, hız kutusu içindeki dişliler ve bunların döndür¬dükleri miller yüksek devirlerde dönme harekeli yaptıklarından, yağsız kalmaları hâ¬linde yüksek derecelerde ısınırlar. Bu ani ve yüksek ısı, yatakların bir anda bozulma¬sına sebep olabilir. Bu yüzden hız kutusundaki yağın seviyesini gösteren bir cam gösterge vardır. Bu gösterge üzerinde yağ haznesinde ne kadar yağ bulunması gerekti-

ği bellidir. Bunun için tornada çalışan bir kimsenin yağ göstergesine dikkat etmesi ge¬rekir. Yağ göstergesinde yeteri kadar yağ olduğu hâlde, otomatik yağlamanın borula-rındaki bir tıkanıklıktan dolayı yağlama yapılmayabilir. Bunun için yağlamanın yapıl¬dığını gösteren ayrıca bir gösterge vardır. İş mili dönmeye başlayınca otomatik yağlama yapılıyorsa bu göstergeden de yağ damlar. Böylece yağlamanın yapıldığından kesin olarak emin olunur.
Ana mili ve talaş mili hız kutusunda bir yağ göstergesi vardır. Ancak burada yağlama dişlilerin bir kısmının yağın içinde bulunması ile yapılır. Dişliler dönerken üzerlerine aldıkları yağı aynı zamanda karşı dişliye de iletir. Böylece dişliler ve yağlan¬ması gereken diğer kısımlar yağlanmış olur. Bu sisteme "çarpma ile yağlama" denir. Bazı tornaların iş mili hız kutularında çarpma ile yağlama yapılmaktadır.
Basınçlı Yağlama Sistemi
Bazı tip tornalarda örneğin, büyük tornalarda birbiri üzerinde sürtünen yüzeyler geniş olduğundan el yağdanlığı ile yapılan yağlamalar yeterli olmaz. Bu kısımlara ya¬ğın basınçlı olarak gönderilmesi gerekir. Bu tür tornalarda yağlanması gereken yerlere bir yağ pompası ile basınçlı yağ gönderilir. Kayıt ve kızaklara yağ basan pompalar bir butonla çalıştırılır. Bııtona basıklığı müddetçe pomya yağ basar, basılmayınca durur.
Bir de yağdanlıkla yapılan basınçlı yağla¬ma şekli vardır. Burada yağdanlığın sivri ucu yağlanması gereken yerdeki bilyeli gre-sörlüğün ağzına oturtulur ve yağdanlık bastırılır. Yağdanlığın içindeki yağ sıkışınca gresörlüğün bilyesini iterek içeri girer ve basınçla bütün yüzeye dağılır. Buna elle yapı¬lan basınçlı yağlama denir. El yağdanlığı ile basınçlı olarak yağlanması gereken yerle¬rin günde bir defa yağlanması yeterlidir.
Tornalar İçin Uygun Yağın Seçimi
Tornalarda kusursuz bir yağlama yapılması için ancak tornanın kullanma ve ba¬
kım kitabında belirtilen yağın kullanılması gerekir. Çünkü makineyi yapan firma ma¬
kineye en uygun düşen yağı uzun deneylerden geçirerek saptamıştır. Şayet tornanın
kullanma ve bakım kitapçığında tavsiye edilen yağ bulunamıyorsa, buna en uygun bir
başka firmanın yağını kullanmak doğru olur. .
Yeni tornaların hız kutularında ilk yağ değişimi l ay sonra yapılır. Bundan son¬raki ilk yağ değişimi G ayda bir olur. Torna sürekli olarak kullanıldığı zaman hız kutu-lanndaki yağlar tortıılaşır ve koyulaşır. Bu duruma gelmiş yağ özelliğini kaybetmiş ol¬duğundan hem kalite bakımından yağlama görevini yerine getiremez hem de koyulaştığı için ince yağ kanallarına giremez. Yağlamanın yeteri kadar yapılamadığı yerlerde ve bozulmuş yağla yağlanmak istenen yerlerde kısa zamanda yüzeyler birbiri¬ne sarar, büyük masraflara yol açan arızalar meydana gelir.

2. TORNADA GÜVENLİ ÇALIŞMA
Tornada Olabilecek İş Kazaları ve Güvenlik Önlemleri
Tornacılık öğreniminin daha başlangıcında olan kimselerin, olası bazı iş kazala¬rını uygun bir çerçeve içinde tanımaları, tornacılık mesleğini iyi öğrenmeleri bakımın¬dan önemlidir.
Genel olarak her makinede olduğu gibi, tornalarda çalışırken de, deneyimler sonu¬cu saptanmış bazı önemli kurallara uyulması şarttır. Bunun aksine olarak, tornada gelişi¬güzel çalışılması hâlinde, islenmeyen bazı üzücü iş kazalarının meydana gelmesi bir an meselesi olabilir. İş kazaları sadece çalışanı değil, aynı zamanda çevredekileri de etkiler.
Herkesi üzecek böyle durumların meydana gelmemesi için herşeyden önce tor¬nada çalışma kurallarını iyi öğrenmek ve iş güvenliği önlemlerini almak gerekir ("İş gü¬venliği dersi kitaplarındaki güvenlik önlemleri konularına bakınız).
Tornalarda çalışırken çok küçük kazalarla bile karşılaşmamak için aşağı da an¬latılan konuların iyi öğrenilmesine ve bu konular için saptanmış kurallara uyulmasına dikkat etmek şarttır.
Tornayı İyi Tanımak
Tornada çalışmaya başlamadan önce, tornanın bütün kumanda elemanlarını eg¬zersiz yaparak öğrenmek gerekir. Bunun için hemen hemen her okulun atelyesinde bulunan tornalardan birinin üzerindeki kumanda elemanları sayfa 3 şekil l'de göste¬rilmiştir.
Tornalarda güvenli çalışılması gereken kısımlar, torna aynası ve dişli dona¬nımlarıdır. Yüksek devirlerde dönen bu kısımların tehlikelerini başlangıçta iyi tanı¬mak gerekir.
Tornanın Aynasından Kaynaklanabilecek İş Kazaları ve Alınması Gere¬ken Önlemler
Torna aynası, tornanın yüksek devirlerde ve açıkta dönen önemli bir parçasıdır. Aynanın açıkta ve yüksek devirlerde dönmesi, dikkat edilmediği takdirde büyük kazala¬ra sebebiyet verebilir. Bu yüzden aşağıdaki üç önemli uyan asla unutulmamalıdır.
1. Ayna anahtarını aynanın üzerinde asla unutmayınız! Aksi hâlde anahtar yüksek bir hızla fırlar, birine çarpabilir!.
2. Aynaya iş bağlarken veya çözerken. aynayı döndüren kumanda kolunu daima
kilitli tulünüz! İşi sıkarken veya çözerken, "aynayı döndüren kumanda kolu"na dokunmayınız! Farkında olmadan yapılan bu hareket, aynanın anîden dönmesine sebep olabilir! Bunun sonucunda el veya kol aynaya sarılabilir
3. Kalın parçalar aynaya bağlanınca ayna ayakları dışarı çıkar. Bu durumda ça¬lışırken dışarı taşan ayna ayaklan iş elbisesinin yaka cebine takılabilir! Veya fırdöndü
aynası ile çalışırken aynı tehlike olabilir! Bunun için ayna tarafına mümkün olduğu
kadar yaklaşmamak gerekir!




Dişli Donanımından Doğabilecek Kazalar ve Alınması Gereken Önlemler
3. sayfadaki 1. şekilde görüldüğü gibi, tornanın iş mili tarafının arka kısmında dişli donanımı vardır. Dişli donanımı, vida açarken ana miline hareket vermek için ve aynı şekilde talaş miline hareket vermek için yapılmıştır. Açılacak vidanın adım ölçü¬süne göre buradaki dişliler zaman zaman değiştirilir. Her dişli değişiminde, dişli dona¬nımlarının kapağı mutlak suretle kapatılmalıdır. Dişliler açık durumda iken. torna hiçbir zaman çalıştırılmamalıdır. Çünkü dişliler yüksek devirde dönerken, tornaya sürtünerek geçen bir öğrencinin iş önlüğünü kapabilir ve bir anda üzücü bir kaza ola¬bilir. Bu yüzden, dişli donanımında bir değişiklik yapıldığı zaman, kapağının kapatıl¬ması hiçbir zaman unutulmamalıdır!
Tornada Kaza Olmasına Sebep Olan Davranışlar
Tornada olan iş kazaları, çalışan kişilerin davranışlarından ileri gelir. İyi bir iş eğitimi almış bir tornacı önce iş güvenliği kurallarına uyar. Bunu yaparken kendi aklı¬nı ve yeteneklerini kullanarak, bir iş kazasının olmasına meydan vermemiş olur.
İş Parçalarının Yanlış Bağlanması


Tornalarda bazı iş kazalan, iş parçalarının yanlış bağlanmasın¬dan ileri gelebilir. Daha sonraki konularda yeri geldikçe, çeşitli bi¬çimlerdeki işlerin nasıl bağlanması gerektiği hakkında yeterli bilgiler kitabınızda verilmiştir. Ancak aşa¬ğıdaki ana kuralları şimdiden öğ¬renmek ve uygulamak gerekir. Bunlar:
1. Çubuk şeklindeki ince ve uzun parçalann iş milinin arkasın¬dan fazla dışarı çıkması büyük
tehlikedir. Bu tehlikenin nasıl meydana geleceği şekil 3'de görülmektedir. Bazen çu¬buk şeklinde ince parçalann alınlarını tornalamak veya ucundan bir parça kesmek ,

için çubuk, iş milinden dışarı taşmış olabilir. Taşan kısım kısa bile olsa bu durum çevredekiler için bir tehlikedir. Özellikle uzun olması hâlinde çubuk yüksek devirden dolayı merkezkaç kuvveti tesiriyle şekilde görüldüğü gibi, bir anda bükülür ve havada büyük bir daire şeklinde döner. Bilhassa devir sayısı yüksek olacağından (parçanın çapı küçük olduğu için) çubuğun dönüşü çevredekiler tarafından görünmez. Bu yüz¬den, o anda tornaya yaklaşan bir kimse için bu, çok büyük bir tehlikedir!...
2. İş torna aynasına uzun bağlanmamalı. şayet iş uzun ise döner punta ile des¬
teklemelidir.
3. İşi aynaya bağlamadan, önce ayna ayaklarının kusursuz olup olmadığı kont¬
rol edilmeli, işi tam kavrayıp kavramadığına bakılmalıdır. Şayet ayna ayaklarının ucu
kalkık ise, başka bir ifade ile ayaklar işi her yerinden kavramıyorsa, sadece arka taraf¬
larından sıkıyorsa bu, ayaklardan ileri gelen bir hata demektir. Bu durumda tornacı
tornasını tanımış olacak ve ona göre talaş verecektir.
4. Ayna ayaklarının oturacağı iş yüzeyi temiz olmalı, konik veya çarpık olmama¬
lıdır.
5. İş ayna ayaklarının ucu ile sıkılmanıalı, mümkün olduğu kadar ayaklar işi
boydan boya kavramalıdır (sayfa 24, şekil le bakınız).
6. İş kuvvetli sıkılmalıdır.

Tornada Çalışma Konumu
Tornada çalışan bir kimse, tornayı en rahat kumanda edebilecek bir konumda durmalıdır. Bunun için en uygun yer şekil l'de görüldüğü gi¬bi, arabanın önüdür. İşin boyunun uzun veya kı¬sa olması bu konumu etkilemez. Çünkü tornanın kumanda elemanları genellikle araba üzerinde¬dir. Bu yüzden, tornacının kumanda elemanları¬na en yakın yerde bulunması gerekir. Bunun dı¬şındaki bütün duruş şekilleri rahat bir çalışına için uygun olmaz.
Kılık Kıyafet
Tornada çalışan bir kimse, önce iş güvenliği kurallarına uygun olarak dikilmiş bir iş elbisesi giymek zorundadır. Tornacının iş elbisesi lâcivert, mavi veya gri renklerde, kollan düğmeli pardösü yakalı, dizlere kadar uzun olmalıdır. Veya bir iş tulumu olabilir.
Bir iş önlüğü, yakası ve kollan düğmelenmiş olarak giyilmelidir. Önlük, yakası ve kollan açık hâlde giyilirse, tornanın dönen kısımlarına sanlabilir. Ayrıca, iş önlük¬lerinin fazla bol, yırtık-pırtık ve kirli olarak giyilnıemesine özen gösterilmesi gerekir.
Öğrenciler okula kravatlı olarak geldiklerinden, tornada da kravatla çalışmak durumunda kalırlar. Bu yüzden, çalışırken kravtın dışarda bırakılmaması, gömleğin içine sokulması gerekir. Yoksa, kravatın torna aynasına sarılma tehlikesi vardır. Tor¬nada çalışırken saat ve yüzük takılması da tehlikelidir. Çünkü ağır iş parçaları kaldırı¬lıp indirilirken, her hangi bir köşesinin yüzüğe takılma tehlikesi vardır. Böyle bir tehli¬ke parmağın kopmasına sebep olabilir. Metal bandlı saatler de aynı derecede yüzük kadar tehlikelidir.

Talaşların Yanlış Alınması

Tornada çıkan talaşlar genel olarak uzun ve çok keskindir. Talaşların biçimi tor¬na kaleminin cinsine ve bileniş şekline göre değişik kıvrımlarda olur. Bir HSS kalemin çıkardığı talaş biçimi ile bir sertmetal kalemin çıkardığı talaş biçimleri birbirlerinden farklıdır. HSS kalemlerin çıkardığı talaş biçimi genel olarak bir yay şeklinde, bir sert¬metal kalemin çıkardığı talaş biçimi ise geniş kıvrımlıdır. İş hangi kalemle işlenirse iş¬lensin çıkan talaşlar hiçbir zaman çıplak elle alınmamalıdır. Çünkü talaşlar bir jilet kadar keskin olduğundan değdiği yeri bir anda derin bir şekilde kesebilir.

Bu tehlikeli durumdan kurtulmak için bir siperli talaş çekme kancası yapıl¬malıdır. Talaşlar çıkarken ve kanca ile çekilirken do¬kunduğu yeri örneğin, iş elbisesini, ayakkabıyı vb. yerleri kesebilir. Bunun için kanca kullanılsa bile yi¬ne de dikkatli olmak şarttır.
Talaşın kesme tehlikesinden kurtulmak için,
kalemlerin talaş açıları küçültülür, hatta bazı malzemeler için (O) veya negatif bile ve¬rilebilir. Bu şekilde çıkan talaşlar bir yay gibi sık kıvrımlı çıkar. Bu hâle getirilen tala¬şın hem kanca ile alınması kolaylaşır hem de tehlikesi önlenmiş olur.


Tornada Yanlış Eğeleme Yapmak
Bir işi tornaladıktan sonra, bir de eğelemek ve bunu alışkanlık haline getirmek yanlış bir ha¬rekettir. Bazı özel durumlar dışında (örneğin, bir rulman alıştırılırken taşlama olanağı yoksa, sü¬rekli elle tutulması gereken bir sap yapılıyorsa) tornada eğe kullanılmasına gerek yoktur. Fakal eğe kullanmak gerektiği durumlarda eğeyi doğru tutarak sürmek şarttır. Şekil 2'cle görüldüğü gibi, eğe yanlış tutularak süriılürse bir kaza olması an meselesidir.
Tornada eğe kullanılması kaçınılmaz oldu¬ğu durumlarda, torna eğesi denilen tek sıra dişli eğe kullanılmalıdır. Çift sıra dişli eğeler işin yüze¬yinde derin izler bırakır.

Elektrik Kaçağı Tehlikesi
Bilindiği gibi, elektrik bağlantılarındaki hataların ve arızaların ortaya koyduğu tehlikeler bir insan hayatına mal olacak kadar büyüktür. Bir tesviyeci, bütün meslek hayatı boyunca elektrikle çalışan makinelerde çalışmak zorunda kalacağından bu ko¬nunun kendisi için çok büyük önemi vardır. Bu yüzden bir makinenin elektrik dona¬nımının yetkili elektrikçilerce bağlanması ve onarılması gerekir. Şurası hiçbir zaman unutulmamalıdır ki, elektriğe çarpılmalar ve elektrik kazaları, elektrik donanımındaki eksikliklerden ve çalışanların dikkatsizliklerinden meydana gelmektedir.

Elektrik Akımının İnsan Vücuduna Etkisi
İnsan vücudu iletken olduğu için. kablolardan veya diğer elektrik ileten kısımlar¬dan birine dokunulduğu zaman, bir saniyeden çok kısa zamanda elektrik (elektron akışı) insanın vücuduna girer ve hemen nefes alma organları ile kalp kaslarını felç eder. Aynı anda insan vücuduna çok şiddetli bir kramp girer, insan anında dengesini kaybederek düşer, nefes alma organları da o anda zaten durmuş olur. Böyle bir kaza anında etrafiakilerin derhal yapmaları gereken isler şunlardır:
1. En hızlı şekilde koşup şalteri indirmek veya elektrik kablosunu insana deydiği
yerden elektrik geçirmeyen bir şeyle (ayakkabının altı lastikse ayakkabı ile, yoksa kuru
ağaç parçası ile) ayırmak. Bu iş asla elle yapılmamalı!.. Yoksa ayıran da aynı şekilde çar¬
pılır!..
2. Kazaya uğrayan kişi derhal sağ yanı üzerine yatırılarak nefes yollarının ser¬
bestleşmesi sağlanır. Çünkü elektrik çarparı kişi genellikle kendini belden bükerek
kıvrılır. Bu yüzden kişiyi doğrultmak ve sağ taralı üzerine yatırmak gerekir.
3. İlk yardımı yapan kişi kalp masajı yapmasını biliyorsa hemen kalp masajı
yapmalıdır.
4. Derhal doktora haber verilmeli, şayet doktorun hemen gelmesi mümkün de¬
ğilse derhal hastayı doktora yetiştirmelidir.
Elektrik Çarpmasından Korunmak İçin Uyulması Gereken Kurallar:
1. Ne tür bir makine olursa olsun kesinlikle topraklanmış olmalıdır.
2. Çıplak kablolar, bozuk prizler ve makinelerin bağlantı yerlerinde bozuk bağ¬
lantı elemanları varsa derhal devreden çıkarılmalıdır.
3. Bir makineye elektrik bağlanması, elektrik bağlantısında herhangi bir değişik¬
lik yapılması ve tamirat yapılması gibi işler ehliyetli bir elektrikçiye bırakılmalıdır.
4. Kablolar eklenerek ve ek yerleri izolebanlla kapatılarak uzatılmamalıdır.
5. Elektrik kabloları veya boş kablolar takımlarla, manivelalarla veya vinç gibi
yürüyen mekanizmalarla yan yana bırakılmamalıdır.
Bir Tornanın Elektrik Donanımında Rastlanan Arızalar ve Bunların Önlenmesi
1. Kısa Devre: Kısa devre demek, elektrik akımı taşıyan iki kablonun çıplak yer¬
lerinden birbirlerine dokunması demektir. Böyle bir arıza olması hâlinde devrenin si¬
gortası atar, elektrik kesilir.
2. Toprak Kontağı (Toprak teması): Elektrik akımı taşıyan kablolardan birinin
toprağa dokunmasına toprak kontağı denir. Bu durumda hattaki elektrik toprağa gi¬
deceğinden bu hattan makineye elektrik gelmez.
3. Şase Kontağı: Kabloların makineye girişindeki bir hatalı bağlamadan dolayı uçlardan biri makinenin gövdesine temas ederse buna şase kontağı (şase yapmış) de¬nir. Şase kontağı olunca hattaki elektrik doğrudan doğruya toprağa (makine topraklı olduğu için) gider ve motor çalışmaz. Bu durumda sigorta atmaz. Bunun için arızayı ancak ehliyetli bir elektrikçiye bırakmak gerekir.

Topraklama ve Topraklamanın Önemi
Elektrikle çalışan bütün makinelerde, elektriğin makineye girişinde herhangi bir nedenle kablolardan birinin ucu makinenin gövdesine dokunursa, makine elektrik akımı taşır. Bu akını makinenin üzerinden alınmadığı takdirde makineye dokunan bir kimseye geçer ve en kısa yoldan toprağa giderken o anda insanın ölümüne sebep olur. İşte bu tehlikeyi ortadan kaldırmak için makine gövdesinin çıplak bir yerinden kalınca bir kablo çekilerek l metre derinliğe gömülür. Buna toprak hattı denir. Toprak hattı¬nın toprak içinde kalan ucuna 50 cm x 100 cm x 0.25 cm ölçülerinde bir bakır plâka bağlanır. Plâka kumlu çakıllı toprağa değil sade bir toprak tabakasına gömülmelidir. Toprağın devanı': nemli kalması topraklama için gereklidir.
Bazen makine topraklı olduğu hâlde, eğer makinede kaçak elektrik varsa insanı şiddetle sarsabilir. Bu, o insanın vücudunun elektriğe karşı göstermiş olduğu direnç¬ten veya toprak hattının yeterli olmadığından ileri gelir. Şunu asla unutmamak gere¬kir: Bir makinenin topraklanması hayatî önem taşır. Topraklanmamış bir maki¬nede çalışmak her an hayatî tehlike içinde çalışmaktır.
El makinelerinin ve elektirikli ev âletlerinin fişleri istisnasız toprak hatlı yapılır. Bu bir yasal zorunluluktur.

3. TORNANIN BAKIMI
Bakımın Önemi
Tornalar pahalı ve oldukça hassas makineler olduklarından kurallara uygun kullanılması ve bakımlarının iyi yapılması gerekir. Bir tornadan alınacak verim ve tor¬nanın kullanma ömrü, bakımının iyi yapılmasına, dikkatli ve titiz kullanılmasına bağ¬lıdır. Temizliğine ve bakımına özen gösterilenıeyen bir tornanın normal kullanılma öm¬rü çok kısalır. Temizliği ve bakımı özenle yapılmış bir tornada çalışmak insana güven verir, verimli (rasyonel) çalışmasına yardımcı olur.
Bir tornanın bakımında ön planda tutulması gereken kısımlar ve bakımlarının nasıl yapılacağı aşağıda anlatılmıştır.
Yağlama Sisteminin Kontrolü
Tornalarda iş mili yataklarının, dişlilerin ve kayıt-kızakların sürekli olarak dü¬zenli (aynı ayarda) bir şekilde yağlanmaları, tornaların bakımı yönünden büyük önem taşır. Tornaların yüksek devirlerde dönen parçalan otomatik olarak yağlanır. Otoma¬tik yağlama sisteminde herhangi bir nedenle bir tıkanma olursa veya yağ haznesinde yeteri kadar yağ bulunmazsa dişliler ve bunları taşıyan millerin yatakları yağlanamaz. Bu yüzden bu elemanların hem çalışması zorlaşır hem de kısa zamanda aşın derecede ısınarak bozulurlar. Bunun için otomatik yağlama sisteminin sık sık kontrol edilmesi gerekir.
Torna makineleri farklı firmalar tarafından farklı şekillerde yapıldığından otoma¬tik yağlama sisteminin muntazam çalıştığını gösteren göstergeler her tornada farklı yerlere konulmuş olabilir. Bu yüzden, ilk önce tornanın kullanma ve bakım kitabına bakarak, yağlama sistemini tanımak gerekir. Sayfa 14 Şekil l'de bir üniversal torna¬nın yağlama şeması görülmektedir. Şekilde; bir tornada otomatik olarak yağlanması gereken yerler işaretlenmiştir. Otomatik yağlama, torna çalıştığı zaman devreye giren bir yağ pompası ile yapılır. Bazı tornalarda ise, bir kısmı yağın içinde duran dişlilerin dönmesi ile oluşan "çarpma yağlama" sisteminden yağlanır. Her iki sistemde de yağla¬manın yapılıp yapılmadığı bir göstergeden görülür. Bir tornacı zaman zaman bu gös¬tergeye bakarak yağlamanın muntazam yapılıp yapılmadığını kontrol etmelidir. Gös¬tergede yağ basınçlı fışkırmıyorsa, köpük yapıyorsa veya hiç yağ fışkırmıyorsa hemen bunun sebebi araştınlmalı ve yağlamanın muntazam yapılması sağlanmalıdır.
Kayıt ve Kızakların Temizliği ve Bakımı
Bilindiği gibi, tornaların talaş ve talaş tozlan (döküm talaşlannın tozlan) ile di¬rekt temas eden yerlerinden biri kayıt ve kızaklardır. Bu yüzden en çok korunması ge¬reken yerleri de yine kayıt ve kızaklar olacaktır.
Kayıt ve kızakların iyi korunması için her şeyden önce temizliğinin iyi yapılması şarttır. Ancak, buna bağlı olarak bakımdan önce bu kısımların iyi temizlenmesi gere¬kir. Tornanın genel temizliği yapılırken kayıt ve kızak kısımlan fırça ile süpürülmeli, sonradan bir bez ile iyice silinmelidir. Bez verine üstüpü kullanmak kayıt ve kızaklar?

zarar verir. Üstüpü lifleri döküm tozları içindeki kum taneciklerini tutarak bunların kayıt ve kızakların arasına girmesine neden olur ve makinenin en çok korunması gere¬ken kısımlarını çizer.
Tornada bir döküm malzeme tornalanırken talaşların döküleceği yere bir bez ve¬ya en azından bir gazete sermek hem temizliğin yapılması yönünden hem de kayıt ve kızakların korunması yönünden faydalı olur. Çünkü döküm malzemenin yüzeylerinde bulunan kum taneciklerinin kayıt ve kızak aralarına girmesini önlemek gerekir. Aksi

hâlde tornanın kayıt ve kızakları kısa zamanda çizilir.
Kayıt ve kızakların temizliği özenle yapıldıktan ve yüzeyleri te¬miz bir bezle silindikten sonra yü¬zeylerine el yağdanlığı ile damla damla yağ dökülerek yine temiz bir bezle ince bir şekilde yağlanır. Tor¬nanın temizliği ve bakımı severek ve özenle yapılmalıdır. Çünkü iyi bir tornacı tornasının bakımından ve çevresinin temizliğinden belli olur ve bundan sorumludur.
Torna Aynasının Temiz¬liği ve Bakımı
Torna aynası, işin bağlandığı bir aparat olduğundan, dikkatli kullanılmadığı takdirde, işi kuvvet¬li sıkma özelliği ve hassasiyeti ça¬buk bozulabilir. Aynanın bakımı daha çok onu kullanma şekli ile il¬gilidir. Ayna hor ve bilinçsiz kulla¬nılırsa çabuk bozulur. Bu bakım¬dan aynanın nasıl kullanılması gerektiği konusuna önemle dikkat edilmelidir.
Şekil l'de bağlama boyu kısa olan bir iş parçasının aşırı derece¬de bir kuvvetle sıkılması ve bunun çok sık tekrarlanması hâlinde ayna ayaklarının bozulacağı gösterilmiş¬tir. Bir iş parçasını şekilde (a) gö¬rüldüğü gibi bağlayarak çok sık¬mak için ayna anahtarının koluna aynca bir uzatma borusu takılması ve aynanın böyle bir kolla sıkılma¬sı yanlış bir davranıştır. Böyle bir davranış ayna ayaklarının çok kısa bir zamanda bozulmasına sebep olur. Bu yüzden iş daima analıların normal hâli ile sıkılmalı, ancak daha az talaş ve¬rilmekle işin ayna içinde dönmesinin önüne geçilmelidir.
Torna aynalarında ayakların dişleri ile alın vidası dişleri arasına zaman zaman talaş kaçabilir. Böyle bir durum okluğu anlaşıldığında derhal temizlenmesi gerekir. Bu gibi hâllerde aynayı temizlemekten üşenmek ve bilerek aynayı zorlamak büyük hata¬dır. Çünkü bir torna aynası çok pahalı bir takımdır. Bunu bilerek, yanlış çalışmakta ısrar etmemek gerekir.
Ayna üzerindeki dişler ile alın vidası birbirlerine sürtünerek çalıştıkları için bir¬birlerini aşındırırlar. Bunu önlemek için ayda bir kere molikot (molikothe) gresi ile alın vidasını ince bir şekilde yağlamak gerekir. Çünkü ayna ayaklarının dişlerini yağsız kullanmak dişlerin kısa zamanda bozulmasına sebep olur.

4. TORNADA ÖLÇME VE KONTROL
Tornada Ölçme ve Kontrolün Önemi, Kullanılan Ölçme ve Kontrol Aletleri
Tornacılıkla yapılan işleri kaba işler, orta kabalıkta işler ve hassas işler olmak üzere üç gruba ayırırsak, ölçme ve kontrolün önemi ile kullanılan ölçme ve kontrol âletlerinin önemi ortaya çıkacaktır. Buna göre kaba işlerde çelik cetveller, iç ve dış çap kumpasları, gönyeler, şablonlar, mastarlar, açı ölçerler ve pergeller kullanılır. Orta ka¬balıktaki işlerde kumpaslar, açı ölçerler, gönyeler ve mastarlar; hassas işlerde ise mik¬rometreler, ibreli âletler ve hassas mastarlar gibi ölçü ve kontrol âletlerinin kullanıl¬ması gerekir.
Ölçü ve kontrol âletleri pahalı takımlardır. Ayrıca hepsinin yapılış amacı da bir¬birinden farklıdır. Bu yüzden hepsi ayrı ayn tamlık derecesinde yapılmıştır. Bir iş ya¬pılırken, o işi hangi ölçü âleti ile ölçmek gerekiyorsa, yalnız onunla ölçmelidir. Aksi hâlde verimli bir iş yapılmamış olur. Örneğin, kaba bir iş tornalanırken, ölçü âleti ola¬rak yüzde ikilik (0.02) kumpas kullanılmaz. Bunun tersine olarak, yüzde iki (0,02) to¬leranslı bir işi tornalarken de bir çelik cetvel kullanılmamalıdır. Kısaca, tornacılıkta her ölçü ve kontrol âletinin yerli yerinde kullanılması gerekir.
Kaba Ölçülü İşler Yapılırken Kullanılacak Ölçü Âletleri
Ölçüsünden 0,1 mm - 0,5 mm büyük veya küçük olmasında bir sakınca olma¬yan, sadece yüzeyinin temiz ve düzgün olması gereken, aynı zamanda göze hoş görün¬mesi istenen işler kaba ölçüsünde tornalanır. Burada işin yüzeyinin temiz olması ye¬terlidir. Böyle işler yapılırken hassas ölçü âletleri ile ölçüm yapılmasına gerek yoktur. Kaba ölçülü işleri çelik cetvel, dış çap veya iç çap kumpası ile ölçmek yeterli olur. Öl¬çüsü kaba olan işlerde yüzde iki (0,02) mm hassasiyetinde bir kumpas kullanılması, kumpası boşuna yıpratmak olur. Bu yüzden tesviyecilikte, yerine göre ölçü ve kontrol âleti kullanma alışkanlığını kazanmış olmak önem taşır. Şekil l'de kaba ölçülü işler tornalanırken kullanılması gereken belli başlı ölçü ve kontrol âletleri gösterilmiştir.


Orta Kabalıktaki İşler için Ölçü ve Kontrol Aletleri
Orta kabalıkta bir iş denince, ölçüleri üzerine tolerans konulmamış iş anlaşılma¬lıdır. Bir işin bütün ölçülerine tolerans konulmamış olabileceği gibi, yine bir işin bazı ölçülerine tolerans konulmuş, bazı ölçülerine de konulmamış olabilir. Bir işin yapım resminde tolerans konulmamış ölçülerin gösterdiği yerler kaba ölçülü sayılır. Tesviye¬cilikte kaba ölçü demek, o ölçünün gösterdiği yerin 0,1 mm ( ±0,1 mm) ölçü hatası ile yapılması demektir.


Ölçüleri orta kabalıkta olan işleri ölçmek ve kontrol etmek için kumpaslar ve mastarlar yeterlidir. Şekil l'de bir kumpasla tornada nasıl ölçme yapıldığı görül¬mektedir. Şekilden anlaşıla¬cağı gibi, burada önemli olan kumpasın iş eksenine tam dik tutulmasıdır. Aynca kumpasın taksimatlı yüzeyi¬ne de tam dik bakmak gere¬kir. Buna dikkat edilmezse

göz yanılması olabilir. Özellikle yüzde ikilik (0.02 mm) kumpaslarla ölçme yapılırken buna önem verilmesi gerekir.
Ölçüleri hassas ve sayıca çok olan iş parçalan yapılırken sınır mastarları denilen çatal mastarlar veya tampon mastarları kullanılır. Bu, hem ölçü tamlığını sağlama ba¬kımından hem de seri iirelim bakımından çok yararlı olur. Ancak, sınır mastarların yapımına gerekli titizliğin gösterilmesi gerekir. Sınır mastarları genellikle şekil 2/c'de görülen şekillerde yapılır. Bunlardan çatal olana "çatal mastar", silindirik olana da "tampon mastar" denir.
Mastarlar sadece dış çaplar (miller) ve iç çaplar (delikler) için yapılmazlar. Ayrıca kanallar için de mastarlar yapılabilir.
Hassas İşler İçin Ölçü ve Kontrol Aletleri
Tesviyecilikte hassas iş denildiği zaman, işin üzerindeki ölçülerin birinde veya bir kaçında milimetrenin yüzde ikisi (0,02 mm) ile binde biri (0,001= l mikron) arasın¬da toleranslı yapılması gereken kısımlar olan iş anlaşılır. Ancak tornada 0,02 mm has¬sasiyetinde iş yapılmasına rağmen, 0,001 mm hassasiyetinde iş yapmak hem çok zor¬dur hemde buna gerek yoktur. Çünkü 0,001 hassasiyetindeki işler taşlama makinelerinde daha kolay ve daha çabuk yapılmaktadır.
Şekil 2'cle tornada hassas iş yaparken kullanılması gereken ölçü âletleri görül-


mektedir. Bunlar, ellide birlik kumpaslar (0,02 mm), mikrometreler, sınır mastarları ve ibreli ölçü âletleridir.
Kumpaslarla İç ve Dış Çapların Ölçülmesi
Daha önceki konularda da belirtildiği gibi, kumpaslar tesviyecilikte ençok kulla¬nılan ölçü âletleridir. Bir kumpasla hem dış çaplar hem iç çaplar ve hem de derinlikler ölçülür. Bu bakımdan kumpas bir tesviyecinin çok önemli bir ölçü âletidir.


Tornada ölçme yaparken kumpasın işin konumuna göre dikkatli tutulması gere¬kir. Şekil l'de bir kumpasın çeşitli ölçme konumlarına göre nasıl tutulması gerektiği görülmektedir. Ölçme yaparken kumpasın sap kısmı, iş eksenine dik duracak konum¬da ve çenelerinin ucu ile değil, dip kısmı ile ölçüm yapacak konumda tutulması gere¬kir. Şayet kumpas iş eksenine eğik konumda tutulursa veya kumpas çenelerinin uç kısmı ile ölçüm yapılırsa hem hatalı ölçüm yapılır hem de kumpas hor kullanılmış olur.
Hangi tür kumpasla ölçme yapılırsa yapılsın, kumpasın verniyerine mümkün ol¬duğu kadar dik olarak bakmak gerekir. Bunun aksi yapılırsa ölçü hatalı okunabilir. Ayrıca kumpas çenelerine fazla bastırılmaz. Aksi hâlde çeneler esner ve bu esneklik öl¬çüye yansır.

Doğru Bir Ölçme Yapmak İçin Ölçü ve Kontrol Aletlerinin Tutuluş Şekilleri
Tornada doğru bir ölçme iş¬lemi yapabilmek için herşeyden önce ölçü âlelinin doğru tutulma¬sı şarttır. Ölçü âlelinin doğru tıı-tulması, işin şekline göre ölçü âletinin uygun bir konuma gel iri¬lerek ölçmenin yapılması demek¬tir. Şayet ölçü âleti, ölçülecek ye¬re uygun düşecek şekilde (sağlıklı ölçme yapacak şekilde) tutulmaz¬sa ölçme hatalı olabilir. Kumpas¬ların doğru tutulması ile ilgili ör¬nekler şekil l'de görülmektedir. Şekil l'de de diğer ölçü ve kontrol âlellerinin ölçme ve kontrol yaparken doğru tutu¬luş şekilleri gösterilmiştir.

















5. TORNA KALEMLERİ
Torna Kalemlerinin Tanımı
Daha önceki konularda da bahsedildiği gibi, tornalarda kesme işini yapan âletle¬re torna kalemi denir. Bir iş parçası üzerinde değişik kalemlerle işlenecek birkaç veya birçok işlem olabilir. Örneğin, iş üzerinde bir kısmın kaba işlenmesi, diğer bir kısmın hassas ölçülü ve temiz işlenmesi, işe vida açılması, profil ve kanal açılması, işin torna¬da kesilmesi gibi değişik işlemler olabilir. Bu tür işlemlerin hepsi bir tek kalemle yapı¬lamaz, her işlem için ayn ayrı kalemler yapılması gerekir. Bu yüzden tornacılıkta kul¬lanılan kalem türleri de değişik şekillerde olur. Şekil l'de çeşitli torna kalemlerinden bazı örnekler görülmektedir.



Şekilde görüldüğü gibi. kaba ta¬laş kalemlerinde ve yan kalemlerde "sağ kaba talaş kalemi-sol kaba talaş kalemi" veya "sağ yan kalemi-sol yan kalemi" gibi adlandırmalar vardır. Bu özellik kalemin hangi yöne doğru kes¬me yaptığını gösterir. Sağ kaba talaş kalemi denilince kalem sağdan sola doğru kesme yapar. Sol kaba talaş kalemi denilince, bu kalem de soldan sağa doğru kesme yapar. Şekil l'de bir kalemin sağ ve sol kalem olduğu¬nun nasıl anlaşılacağı görülmektedir. İster kaba talaş kalemleri olsun, ister yan kalemleri olsun, bir kalem şekil l'de görüldüğü gibi, talaş yüzeyi kar¬şımıza gelecek şekilde sağ elle tutul-
duğunda, kesici ağız sola doğru ise bu kalem sağ kalemdir; sağa doğru bakıyorsa sol kalemdir. Şekil l'de sağ ve sol kaba talaş kalemleri ile sağ ve sol yan kalemlerinin ko¬numlan görülmekledir.
Kaba talaş kalemleriyle yan kalemlerin dışında kalan torna kalemlerinde böyle bir durum yoktur. Örneğin, bir ince talaş kalemi her iki yöne doğru da kesme yapabi-

lecek şekilde bilenir. Keski ka¬lemleri ve profil kalemleri de say¬fa 30 şekil l'de gösterilmiş olduğu gibi, işin eksenine dik olarak ilerleme (kesme) yaparlar.
Torna Kalemlerinin Kesmesi¬ni Sağlayan Açılar
Torna kalemleri de aynen vargel kalemleri gibi, kalem ağızlarını meydana getiren yü¬zeylere verilen açılar yardımı ile keser. Bir kaba talaş torna kale¬miyle, bir yan kaleminin kesme¬sini sağlayan açılar şekil 2'de görülmektedir. Şekillerde görül¬düğü gibi, bir torna kaleminde kesmeye tesir eden sekiz açı vardır. Bu açıların adlan ve fonksiyonları sıra ile aşağıda anlatılmıştır.
1. Talaş açısı ( y = gam¬ma açısı):
Talaş açısı, talaş yüzeyine verilen açı olup, kalemin rahat

kesmesini sağlar. Bu açı sayesinde talaşlar kolayca akar. Talaş açısı, işlenecek malze¬menin ve kalem malzemesinin cinsine bağlı olarak değişik değerlerde olur. Talaş açısı normal sertlikte çelik bir malzeme için 10° olarak kabul edilir. Bundan daha küçük verilirse çıkan talaşların kaleme yaptığı baskı artar, daha büyük verilirse kesme daha rahat olur. talaşlar daha kolay akar. Fakat bu avantajlara rağmen kalem daha kısa zamanda körlenir. Kısaca, tornalanacak malzeme ne kadar yumuşak olursa, talaş açı¬sı da o oranda büyük verilir.
2. Esas serbest yüzeyin boşluk açısı ( a = alfa açısı):
Esas şerbet yüzeye verilen boşluk açısı, kalemin iş yüzeyine sürtünmesini önler. Boşluk açısı, aynı zamanda kalemin kesici ağzının oluşmasını sağlar. Çelik malzeme¬ler için boşluk açısı 10° verilir. Boşluk açısının daha büyük olması hâlinde kalem ça¬buk körlenir. Çünkü bu durumda kama açısı küçüldüğünden, kalemin ağzı incelmiş olur (s. 31, ş. 2).
3. Kama açısı ( |i= beta açısı): Kama açısının değeri, talaş açısı ile esas serbest
yüzeye verilen boşluk açısının değerine bağlıdır. Bu iki açıdan birinin veya ikisinin de¬
ğişik değerlerde olması, kama açısının değişmesine sebep olur. Kama açısı normal
sertlikteki çelik malzemeler için 70° olarak alınır. Kama açısının değeri daha düşük
olursa, kalem kolay keser ama çabuk körlenir. Genel olarak işlenecek malzeme sert
ise, kama açısı da 70° den daha büyük verilir. Bu, talaş açısının ve boşluk açısının
10° den daha küçük verilmesi ile sağlanır. Bunun aksine yumuşak malzemeler torna¬
lanırken kama açısı, malzemenin yumuşaklık derecesine göre küçük verilir. Bir torna
kaleminde kama açısı en çok 84°, en küçük 40° verilebilir. Tornalanacak malzeme ne
kadar yumuşak ise, kama açısıcla o oranda küçük verilir (s. 31, ş. 2).
« 4. Uç açısı (e = Epsilon açısı): Torna kaleminin uç açısı, kesici ağız ile yardımcı kesici ağız arasında kalan açıdır. Uç açısı ne kadar küçük olursa, yardımcı kesici ağız işe o kadar az sürtünür. Uç açısı, çelik malzemeler için kaba talaş kalemlerinde 80°'ye kadar, yan kalemlerinde ise 58° - G00'ye kadar verilebilir. Uç açısı normal değerinden küçük verilirse kalemin ucu sivrileceğinclen çabuk ısınır (ısı dar bir alana yayılacağın¬dan), bu yüzden kalem çabuk körlenir (s. 31, ş. 2). Uç açısı büyük olursa kalemin uç kavisi de büyür. Bu durumda hem temiz yüzey elde edilir hem de ısı daha geniş yüze¬ye yayılacağından kalem çabuk körlenmez. Özet olarak: tornalanacak iş ne kadar yu¬muşak olursa, uç açısı da o oranda küçük verilir (s. 31, ş. 2).
5. Yardımcı kesici ağzın boşluk açısı ( y= delta açısı): Kalem ucu sivriliğinin
tam oluşması için verilen açıdır. Bu açıya ikinci boşluk açısı da denilebilir (ikici ser¬
best yüzeye verildiği için). Normal çelik malzemeler için 4° - 8° arasında tutulur. Delta
açısının daha fazla verilmesi kalem ucunun incelmesine sebep olur. Kalem ucunun
gereksiz yere inceltilmesi çabuk ısınmasına ve bundan dolayı da çabuk körlenmesine
sebep olur (s. 31, ş. 2).
6. Yan boşluk açısı ( 0 = fi açısı): Yan boşluk açısı, sayfa 31 şekil 2'de görüldü¬
ğü gibi, kalem ucunun sivriliğini oluşturan, başka bir deyişle, kalemin uç açısını (e)
oluşturan bir açıdır. Bu açı kalemin uç açısına göre verilir. Büyük verilirse uç açısı
küçülür. Buna bağlı olarak kalem çabuk körlenir. Açı küçük verilirse, kalemin ucu
kütleşir (s. 31, ş. 2).


7. Uç eğiklik açısı ( X = lamda açısı): Uç eğiklik açısı sadece kaba talaş kalem¬
lerine verilir. Sayfa 31 şekil 2'cle görüldüğü gibi, uç eğiklik açısı kalemin kesici ağzının
yer düzlemine göre yapmış olduğu açıdır. Bu açı, kalemin çekerek kesmesini sağlar.
Bilhassa kaba talaş kalemlerinde kalemin birdenbire yüklenmemesi için bu açının
önemi büyüktür (Tesviyecilik Meslek Bilgisi I- sayfa 182 şekil 2'ye bakınız). Uç eğiklik
açısı normal sertliklerdeki çelik malzemeler için takriben 3° - 6° arasında verilmesi uy¬
gundur (s. 31, ş. 2).
8. Ayar açısı ( % = kappa açısı):Bir torna kaleminde ayar açısı, sayfa 31 şekil
2a ve b'de görüldüğü gibi, kesici ağzın iş eksenine göre yapmış olduğu açıdır. Bu açı
kaba talaş kalemlerinde 30° - 45° yan kalemlerinde ise 90° dir. Ayar açısı sadece ka¬
lem ağzına verilmekle elde edilmez. Ayrıca kalemin bağlanışına göre de çeşitli değerler
alır. İşin kaba bir talaşla ölçüsünde ve temiz tornalanması için ayar açısının önemi
vardır. Ayar açısı 45° verilmiş olan bir kaba talaş kalemiyle maksimum değerde bir ta¬
laş kaldırırken, kalem sol yöne doğru esnediği oranda işe dalma yapmaz. Bu yüzden
de işin ölçüden düşmesi söz konusu olmaz. Fakat ayar açısı 90° den büyük olan bir
yan kalemiyle kaba talaş kaldırılırken kalem esner ve bir miktar işe dalar. Bu yüzden
işin çapı ölçüsünden düşer (şekil l'de gösterilen tornalama konumlarını karşılaştırı¬
nız).
Ayar açısının küçük olması (örneğin 30°) hâlinde kalemin işe olan eksenel baskı¬sı artar. Bu durumda da iş, tam ölçüsünde ve temiz çıkmaz (şekil 2c). Talaş biçimi de ayar açısının büyüklüğüne -küçüklüğüne göre değişik şekillerde olur. Ayar açısı yan kalemlerinde olduğu gibi (90°) olursa talaş derinliği en fazla değerde olur (Şekil 2a). Ayar açısı küçüldükçe, talaş derinliği de azalır. Kısaca, ayar açısı ne kadar küçük olursa talaş o kadar geniş ve ince çıkar. Ayar açısı ne kadar küçük olursa kesme ya¬pan kısım o kadar uzun olacağından ısınma da o oranda az olur (Şekil 2c,d). Bu yüz¬den kalem kısa zamanda körlenmez (ısı daha geniş bir alana yayıldığı için). Ayrıca, ayar açısının iyi ayarlanamaması hâlinde yüzey tırtıllı çıkar. Bilhassa ince parçalar tornalanırken kalemin tırtıl yapmasının başlıca sebebi budur.
Gereçlerine ve Kullanma Yerine Göre Torna Kalemleri
Tornalarda işlenmesi gereken işlerin malzemeleri sertlik bakımından çok değişik özelliklerde olur. Bu malzemeleri kesecek olan torna kalemleri de değişik sertliklerde yapılır.

Torna kalemlerinde aranan en önemli özellik, işlenen malzemenin sertliğine kar¬şı, normal şartlarda imin zaman körlenmeden kesebilecek bir özelliğe sahip olmasıdır. Kalemin bu özelliği, genel olarak çalışma şartlarına bağlı olmakla beraber aslında ya¬pıldığı malzemenin cinsine bağlıdır. Bugün modern tornacılıkta kullanılan torna ka¬lemleri seri çeliklerden, yüksek kaliteli seri çeliklerden, sertmetallerden ve bornitrit-silisyumnitrit gibi keramiklerden yapılır.
Seri Çelik Kalemler (SS)
Bugün seri çelik olarak adlandırılan çelikler crom (Cr), volfram (W), molibden (Mo) ve vanadyum (V) gibi metallerin alaşımından meydana gelir. Seri çeliklerin doku¬ları sık ve dayanıklıdır. Kesme esnasında meydana gelecek ısıdan dolayı sertlik özelli¬ğini bir anda kaybetmezler. Özel olarak bir torna kalemi yapılması gerektiği zaman se¬ri çeliklerden kalem yapılabilir. Özel hâller dışında tornacılıkta kalem olarak kullanılması ekonomik değildir. Ancak hafif metaller için uygun düşmektedir.
Yüksek Kaliteli Seri Çelik Kalemler (HSS)
Seri çeliklere alaşım maddesi olarak kobalt (Co) katılmak yoluyle seri çeliklerden da¬ha dayanıklı, daha sık dokulu ve daha yüksek ısı derecelerinde kesme yapabilen yüksek kaliteli bir çelik elde edilir. Bu çelikten yapılmış torna kalemlerinin üzerinde (HSS) sembo¬lü yazılıdır. HSS torna kalemlerinin en önemli özelliği; çalışma esnasında meydana gelen kuvvet değişimlerinden ve darbelerden etkilenmemesi ve kesme esnasında 600°C sıcaklığı kadar kesme özelliğini ve sertliğini kaybetmemesidir. Ancak yüksek kesme hızlarında kör¬lenirler. Ham hâlde iken işlemeye elverişli olup havada sertleşürilirler.

Son yıllarda yüksek kaliteli seri çeliklerden yapılan birçok kesici takımların, ör¬neğin torna kalemlerinin matkapların, kılavuzların vb. takımların kesici ağızlan altın şansı renge sahip "titannitrid" ile kaplanmakladır. Titannitrit aşınmaya karşı çok da¬yanıklı bir metal bileşimi olduğundan bununla kaplanmış bir torna kalemi ile yüzlerce işlemi peşpeşe yapmak mümkün olmaktadır. Titannitritin kesici ağızlara kaplanması cobalt (Co) tozlan ile olmaktadır.
Yüksek kaliteli seri çelik kalemler, normal sertliklerdeki her türlü çeliklerin işlenme¬sinde, özellikle delik tornalama ve profil tornalama işlerinde iyi bir kesici olarak kullanılır.

Sertmetal Torna Kalemleri
Bu gün endüstride torna kalemi olarak en çok sertmetal uçlar kullanılır. Çünkü, sertmetal uçlar, çelik kalemlere göre on kat daha yüksek kesme hızlarında özelliğini uzun zaman kaybetmeden kesebilirler. Son yıllarda geliştirilen keramik uçlar ise bir çelik kalemin dayanabileceği kesme hızından (normal olarak 25 m/dak) 60 kat daha yüksek kesme hızlarında bozulmadan uzun zaman kesme yapabilmektedirler.
Sertmetallerin kesme özellikleri ve aşınmaya karşı dirençleri, içindeki metallerin
oranı ile ayarlanır. Karışımın içinde titan ve tantal oranı arttıkça aşınmaya karşı di¬
renci artar, kobalt oranı arttırılınca dokusu sıklaşır, kırılganlığı azalır. ,
Bu gün. sertmetaller genellikle plâka şeklinde yapılmış uçlar olarak kullanılır. Aynca bir sapa sert lehimle kaynatılarak da kullanılmaktadır. Kaynatılarak kullanılan sertmetal uçlar, körlendikçe bilenir. Böylece bir uç tamamen bitinceye kadar kullanı¬labilir. Plâka şeklindeki sertmetal uçlar, özel olarak yapılmış katerlere ya doğrudan doğruya havsa başlı vidalarla veya bir bağlama ayağı ile bağlanır. Plâka şeklindeki sertmetal uçlar üç ve dört köşeli olarak yapılır. Bir köşe körlenince diğer köşe kesme konumuna getirilir. Bütün köşeler körlenince yenisi takılır (şekil 1).


Çelik cinsi malzemeleri tornalamak için ince dokulu sert¬metaller kullanılır. İçinde volframkarpit. tilankarpit ve titannitrit (TİN) bulunan bu sertmelale "kermets" (cermets) denir. Ker-nıets'in sivri uçları, aşınmaya karşı diğer sert metallerden daha dayanıklıdır.
Plâka şeklindeki sertmetal uçların aşınmaya karşı daya¬nımlarını arttırmak için 1000°C sıcaklıkta yüksek vakum al¬tında uçlarına titannitrit, titankarpit ve alüminyum oksit (A12 03) kaplanır. Ağızlan kaplanmış uçlar allın veya bakır şansı renginde olur. Kaplanmış bir sertmetal aynı cinsten yapılmış kaplanmamış bir sertmelale göre daha geç körlenir ve daha yüksek kesme hızlarında kullanılır.
Sertmetal uçlar, işlenecek malzemelerin işleme özellikle¬rine uygun düşecek şekilde birbirinden farklı kesme özellikle¬rinde yapılırlar. Bir iş yapılırken, sertmetal ucun malzemenin
cinsine uygun olarak seçilmesi gerekir. Bunun için sertmetal uçlar ana renklerle ve büyük harflerle gruplandırılmıştır.
P grubu sertmefal uçlar mavi renkli olup çelik, çelik döküm ve uzun talaş veren çelik malzemeler için;
M grubu sertmetal uçlar sarı renkli olup çelik, sert çelik, dökme demir, ve demir olmayan metaller için;
K grubu serlmelal uçların tanım rengi kırmızı olup sert döküm, dökme demir, temper döküm, yapay maddeler ve sert. kağıt, için uygundur.

Aşağıdaki tablo sertmetal uçların normlarını ve kullanma alanlarını göstermekte¬dir.
Tablo 1: Sertmetal uçların özellikleri ve kullanma yerleri

Keramik Uçlu Torna Kalemleri
Keramikten kesici uç yapımı için ilk çalışmalar I940'lı yıllarda başlatılmış ve ilk denemelerde ümit verici sonuçlar alınmıştır. Sürekli araştırmalar sonucunda bu gün 1200 m/dak gibi çok yüksek kesme özelliğine sahip keramik uçlar yapılmıştır.
Keramik uçlar ya sadece saf alüminyum oksitten (A12 O3 ) veya alüminyum oksit ile metalkarpit karışımından yapılır. Kesme esnasında l 200°C sıcaklığa kadar ısınma¬sı hâlinde aşınmaya karşı direncini kaybetmez. Ancak ani hız değişimlerine karşı çok hassastır, hemen çatlar. Bu yüzden sürekli olarak aynı hızlarda kullanılması gerekir. Ayrıca keramik kesici uçlarda soğutma suyu kullanılmaz. Keramik uçlar özel olarak yapılmış katerlerine özel bağlama ayaklan ile bağlanır. Keramik uçlar kesme özelliğini kaybedince (körlenince) bilenmezler. Her köşesi körlenen bir keramik uç artık bitmiş demektir.

Monokristal Elmas Uçlar (MKD)
Monokristal elmas uçlar, yapay kristal elmastan yapılmış kesici uç demektir. Elmas bu güne kadar bilinen minerallerin içinde en serti olduğu için kesici olarak da en yüksek kesme hızına sahiptir. Elmastan daha yüksek bir kesme hızında çalışan bir madde yoktur.
Elmas uçlar, bilhassa demir olmayan malzemelerin ve bunların alaşımlarının
hassas olarak tornalanmasında kullanılır. Canı, sertmetal ve keramik gibi çok sert malzemeler de elmas uçlarla tornalanmaktadır.
Polikristal Elmas Uçlar (PKD)
Polikristal elmas uç demek, elmas tozlarından yapılmış kesici uç demektir. Sert¬metal bir uç üzerine önce bir lehim tabakası kaplanır. Sonra bu tabakanın üzerine de 0,5 mm -1,5 mm kalınlığında elmas tozu (PKD) veya bornitrit tozu (PKB) sinterleme fı¬rınlarında pişirilerek kaplanır. Polikristal elmas uçlarda elmas tozu ne kadar sık ise dayanımı ve kesme özelliği o kadar yüksek olur.
İşe Uygun Kalem Seçimi
Tornada yapılacak işe göre her yönü ile uygun olacak bir kalem seçimi, tornala¬ma işleminin kusursuz yapılabilmesi bakımından çok önemlidir. Bir işin yapımı için uygun olmayan bir kalemle işe başlama hem işin doğru işlenmesini engeller hem de işin yapım süresini uzatır. Bu yüzden, bir işe uygun kalem seçerken aşağıdaki önemli noktalara kesinlikle uyulması gerekir.
Kalemin, İşlenecek Malzemenin Cinsine Uygun Seçilmesi
Daha önceki konularda da anlatıldığı gibi, her torna kalemi, her türlü malzeme¬nin tornada ekonomik olarak işlenmesine elverişli değildir. Her işte olduğu gibi, torna¬cılıkta da, kısa zamanda fazla üretim ve doğru üretim esas amaçtır. Örneğin Ç 1070 gibi yüksek karbonlu bir malzeme, yüksek kaliteli seri çelik kalemle (HSS) düşük de¬virde işlenebilir. Bu işten fazla miktarda yapılması söz konusu ise, bu kalemle yapıl¬ması uzun zaman alır. dolayısıyle iş pahalıya mal olur. Halbuki aynı iş bir sertmetal kalemle daha yüksek devirde daha kısa zamanda işlenebilir. Bu durumda iş daha ucuza yapılmış olacaktır. O hâlde işin durumuna uygun, yani malzemenin cinsine, parça sayısına ve halici hassasiyet derecesine uygun düşecek kalem seçilmesi gerekir.
Gelecek derslerde kesme hızı konusu anlatılırken, malzemelerin cinslerine göre

hangi cins kalem için hangi değerde kesme hızı verilmesi gerekliği "kesme hızı tablo-su"nda verilmiştir.
Kalemin Tornalama Şekline Uygun Seçilmesi
Tornalama işlemlerinde'bir kaba talaş kalemi, bir yan kalem.gibi; bir ince talaş kalemi de bir kaba talaş kalemi gibi kulla¬nılmaz. Her kalemin bir kesme şekli ve btı-na'bağlı olarak da bir kullanma amacı var¬dır. Bir iş basit bir tornalama işlemi ile bitirilebilirken, bir başka işin üzerinde bir¬kaç çeşit kalemle işlenecek çeşitli işlemler olabilir. Bu yüzden iş üzerindeki işlemlere uygun kalem seçilmesi gerekir. Şekil l'de görülen bir iş parçasını örnek alırsak, yu¬karıdaki ifade daha açık anlaşılacaktır.

Sayfa 37 şekil l'de yapını resmi verilen bir iş parçası dolu bir malzemeden torna-lanacaktır. İşin. iki kademe arasındaki eksenel sapma (salgı) toleransı 0.01 dir. Bu du¬ruma göre bu iş önce bir kaba talaş kalemi ile lornalanmalı, sonra ince talaş kalemi gibi bilenmiş bir sağ yan kalemiyle bitirilmelidir. İşin bir tek kalemle yapılması hâlinde toleransın ve istenen yüzey kalitesinin tutturulması /orlaşır.
Makine fabrikalarında torna kalemleri ve diğer kesici takımlar takımhaneden alı¬nır. Takımcı bütün kesici .takınılan biler ve kullanıma hazır hâlde bulundurur. Torna¬cı yapacağı işe uygun torna kalemini tespit ederek takımadan ister. Küçük atelyelerde ve okul ateh/elerinde çalışan tornacılar tornalarının dolaplarında çeşitli torna kalemle¬ri bulundururlar ve bunları yeri geldikçe kullanırlar.
İşin Malzemesine Göre Kalem Açılarının Verilmesi
Daha önceki konularda da anlatıldığı gibi, torna kalemleri bilenirken ağızlarına verilen çeşitli açıların yardımı ile kesme yaparlar. Bu açıların herbiri uzun denemeler ve araştırmalar sonunda saplanmış değerlerdir. Bir tornacı kalemini, yapacağı işin malzemesine uygun düşecek açılarda bilemelidir. Buna uyulmadığı zaman kalem ça¬buk körlenir ve istenen yüzey kalitesi elde edilemez.
Torna kalemlerinin kesmesini birinci derecede sağlayan açılar kama açısı ( [i = beta), uç açısı ( E = epsilon), talaş açısı ( y = gamma) ve boşluk açısı (a = alfa) dır. Bun¬ların dışında kalan açılar yardımcı açılardır. Bu açıların normal değerlerinden büyük veya küçük bilenmesi hâlinde kalemin çabuk körlenmesi, yüzey kalitesinin bozuk çık¬ması, tornalama esnasında işin fa/.la baskının tesirinde kalması gibi sakıncalı yönler ortaya çıkar. Bir torna kaleminin gelişigü/el bilenmesi ile meydana çıkacak sonuçlar, şekil l'in incelenmesi ile daha kolay anlaşılabilecektir. Burada:


Şekil 1: Kesmeye birinci derecede tesir eden açıların etkileri
1. Kama açısı ( [}). işlenecek malzemeye göre saptanmış değerden küçük olursa,
kalemin kesici ağzı inceleceğinden kalem çabuk körlenecektir.
2. Uç açısı (e) işlenecek malzemeye göre saplanmış değerlerden daha küçük verilirse,
kalemin ucu sivrileceğinden kalem çubuk körlenir. Büyük verilirse kalem işin yüzeyinde
tırtıl bırakabilir. Uç açısı (r) nırı değeri ayar acısı ile boşluk açısı (a) nin değerine bağlıdır.

3. talaş açısının (y) ve esas serbest yüzeye verilen boşluk açısının (a) tabloda ve¬rilen değerlerden küçük veya büyük olması, doğrudan doğruya kama açısına (P) yansır ve dolayısıyle kalemin körlenmesine veya kesmesinin zorlaşmasına sebep olur.


Tablo 2'de verilen açı değerle¬rinin tam olarak verilmesi, ancak kalemin bir mastara göre bilenme¬si ile mümkündür. Sırf bu amaç için yapılmış kalem bileme mastar¬ları vardır. Veya böyle bir mastarı her atelyede yapmak mümkündür. Böyle bir mastara sahip olmak ve torna kalemlerini (aynı zamanda vargel kalemlerini de) bu mastara göre bileme alışkanlığını kazanmak iş disiplini için önemlidir. Bir torna kalemi bileme maştan ve kalemin mastara göre nasıl bileneceğini gösteren örnek, şekil l'de verilmiş¬tir.
Torna kaleminin serbest elle göz kararı ile bilenmesi zorunlu ol¬duğu durumlarda açılar 1-2 derece büyük veya küçük bilenebilir. Bu da kesme şartlarını etkiler.

Şekil 1: Kalem bileme maştan

Torna Kalemlerinin Bilenmesi
Tornacılıkta kaliteli iş yapmanın en önemli şartı, kalemin kusursuz bilenmesi-dir. Kalemin kusursuz bilenmesi ona uygun bir kesme ortamı sağlar. Bir kalemin ku¬sursuz bilenmesi, bilemeyi yapan kişinin becerisi ile, bilemede kullanılan zımpara ta¬şının bilemeye elverişli olmasına bağlıdır.
Tablo 2: Torna kalemlerinin açı değerleri.


Kalemin kusursuz bilenmesi için gerekli şartlardan biri, zımpara taşının bileme¬ye elverişli olmasıdır. Taşın bilemeye elverişli olması, başta taşın cinsinin, taşı oluştu¬ran kum tanelerinin, dokusunun ve taneleri birleştiren maddenin iyi bir bileme yap¬maya uygun olmasını gerektirir*.
Çelik (HSS) Kalemlerin Bilenmesi

Şekil 1: Bir torna kaleminin bilenmesinde takip edilmesi gereken işlem sırası
Çelik kalemler bilenirken 40-46 tane iriliğinde ve N, O sertliğinde gri, pembe veya beyaz renkli korund cinsi zımpara taşlan kullanılır. Korund cinsi zımpara taşlan çelikten yapılmış her türlü kesici takımlar için en uygun taşlardır. Çelik kalemler ya yeni bilene-cek olabilir veya körlenmiş duruma gelmiştir, bilenmesi gerekir. Kalem yeni bileniyorsa ta¬kip edilmesi gereken işlem sırası şekil l'de numaralanmış olarak görülmektedir.


Körlenmiş bir torna kalemi sadece 2 nu¬maralı yüzeyinden (ikinci serbest yüzeyden) bilenir. Çünkü kalemin esas körlenen yeri ucudur. Körlenen kısmı ortadan kaldırmak için sadece 2 numaralı yüzeyden bilenmesi ye¬terlidir. 2. yüzeyden yapılan bileme bilince 4. işleme geçilir. Şekilde görüldüğü gibi, bu işlem de kalemin ucuna kavis verilir. Kavis verilir¬ken kalem taş üzerinden kaldırılmamalıdır. Bu iki işlem bittikten sonra, bir gaz taşı ile (daha iyisi bir bileği taşı ile) kalem ucunun ve kesici ağzın kılağısı alınır. Kılağısı alınmış bir kalem daha iyi keser ve çabuk körlenmez. "
Torna veya vargel kalemleri bilenirken ku¬rallara uymak hem bilemenin doğru yapılmasını sağlar hem de bileme esnasında herhangi bir kaza olasılığını ortadan kaldırmış olur.
Şekil 1: Kalemin çevreden kesen bir taş
ile bilenmesi
Sayfa 40 şekil l'de görüldüğü gibi, bileme makinelerinde kalemin oturtulacağı bir dayama
tablası vardır. Gerek çanak (aşlarla bileme yapılan makinelerde gerekse çevreden kesme yapan taşlarla bileme yapan masa tipi bileme makinelerinde bu dayama tablası bulunur. Her iki tip bileme makinelerinde de kalem dayama tablasına oturtularak bilenir. Kalemin hangi yüzeyi bilenecekse o yüzeye verilecek açı kadar dayama tablasına açı verilir. Böylece kalemin emniyetli bir şekilde bilenmesi sağlanır. Kalem bilenirken bu kurala uyulmayıp, serbest elle bilenirse bir kaza olmamasına dikkat etmek gerekir.
Ancak dayama tablası bulunmayan taşlarda kaleni bileme zorunlu hâle gelmişse ve başka bir seçenek yoksa, bu durumda kalem taşın yüzeyine şekil l'de görüldüğü gibi önce alttan oturtularak bilennıelidir. Bu bileme şeklinde taşın çapı küçük olursa kalemin serbest açısını küçültecek biçimde bir kavis meydana gelir. Bileme, çapı 250 mm den küçük olan taşlarda bileme yapılırken bu durum belirgin bir şekilde ortaya çıkar. Buna dikkat edilmediği takdirde kalemin ucu normalden daha fazla incelmiş olacağından daha çabuk körlenir.
Konunun baş kısmında da kısaca belirtildiği gibi, kaliteli bir iş yapma kalemin kusursuz bilenmesine bağlıdır. Tornacı her şeyden önce kaleminin kurallara uygun bi¬lenmesine dikkat etmelidir.
Sertmetal Kalemlerin Bilenmesi
Sertmetal torna kalemlerinin bilenmesi ile çelik torna kalemlerinin bilenmesi her ne kadar biribirine benzemekle ise de, sert melal kalemlerin bilenmesinde kullanılan zımpara taşlan ile çelik kalemlerin bilenmesinde kullanılan zımpara taşlan birbirin¬den farklı özelliktedirler. Ayrıca işlem bakımından da arada önemli farklar vardır.
Sert metal torna kalemleri silisyum karpit zımpara taşları ile bilenir. Sertmetalle-rin silisyum karpit taşlarla bilenmesi zorunluluğu, tanelerinin daha keskin olması, bi¬leme esnasında körlenen tanelerin, yerinden kolay dökülerek, bunların yerine keskin tanelerin çıkmasından ve kaba tanelerin her an keskin durumda kalmasından ileri gelmektedir.

Aynca, yeni yapılmış bir sert melal lorna kalemi bir silisyum karpit taşta önce kaba olarak bilenir, sonra ince silisyum karpit taşla esas bilenmesi yapılır. Bileme, kalemi taşa fazla bastırmadan yapılmalıdır. Aksi hâlde taş çabuk aşınır ve etrafa aşın derecede toz yayılır. Aynca bileme de düzgün olma/..
Torna Kalemlerinin Bilenmesinde Uyulması Gereken Genel Kurallar


Şekil 1: Kalemin tasa, doğru ve yanlış tutulması
1. Zımpara taşının yüzeyi bozulmuş ise,
bunu bemen bir tırtıllı bileme aparatı ile dü¬
zeltmek gerekir. Taşın yüzeyinin düzgün olma¬
sı kadar salgısız dönmesi de önemlidir. Şayet
laşta salgı olduğu görülürse, taşı söküp yeni¬
den takmak ve sııportlu bir bileme apartı ile
yeniden bilemek gerekir.
2. Kalem, taşa şekil l'de görüldüğü gibi
doğnı tutulmalıdır. Şekildeki gibi ters (yanlış) tutulursa, ucunda veya ağzında küçük kmklıklar meydana gelir. Çünkü bilhassa sert metal kalemler, yerine göre (kuvvetin tersten gelmesi hâlinde) çok kınlgan okluğu için kalemin ucunda ve ağzında küçük kı¬rıklıklar oluşur, kalemin ağzı keskin olacağı yerde pürüzlü çıkar.
3. Bileme esnasında kalem taşa çok bastırılmamalı ve taşın üzerinde uzun za¬
man tutulmamalıdır. Kalem taşa nonııal olarak 10-30 gramlık bir kuvvetle bastırılma¬
sı yeterlidir. Daha büyük bir kuvvetle bastırılması hâlinde çabuk ısınır ve yanabilir (bi¬
leme esnasında kalem ağzı mavi bir renk alırsa, kesme özelliğini kaybeder. Buna
kalemin yanması denir).
4. Taş ile altlık tabla arasında azami 3 mm boşluk bırakılmalıdır. Bu boşluğun
fazla bırakılması kazalara yol açabilir (s. 41 ş. 1).
5. Kalem, altlık tablası/, bilenmemelidir. Serbest elle bileme yapılması tehlikeli
olabilir.
6. Kalemin ucuna kavis verilirken, kalem taşın yüzeyinden kaldırılmaz. Aksi hâl¬
de kalem yüzeyinde kavis yerine düzlükler oluşur.
7. Çelik (HŞS) kalemler korund taşlarla (A), sertmetal kalemler yeşil renkli silis¬
yum karpit (Ç) taşlarla bilenmeli, bu kuralın dışına çıkılmamalıdır.
8. HSS kalemler bileme esnasında sertmetal kalemlerden daha çabuk ve daha
fazla ısınır. Bu yüzden HSS kalemler bilenirken, sık sık suya daldırılmalıdır.
9. Yüzeyi parlayan bir taş ile bileme yapılmamalıdır. Çünkü bu durumdaki bir
taşın, taneleri körlenmiş ve yüzeyi yağlanmış demektir. Böyle bir taş ile sağlıklı bir bi¬
leme yapılamaz.

10. Bir torna kalemi hiçbir zaman göz karan ile gelişigüzel bilenmeme!!, bir bile¬
me mastarına göre bilenmelidir.
11. Kalem bilenirken iş gözlüğü takılması asla ihmal edilmemelidir. Çünkü bir
taş zerresinin gözden çıkarılması oldukça rizikolu bir iştir.
12. Bileme çevreden kesen bir taş ile yapılıyorsa, kalem hep aynı yere tutulma¬
malı, taş üzerinde gezdirilmelidir. Aksi hâlde taşın yüzeyi bozulabilir (s. 43, ş. 1).


13. Çevreden kesen (aşlarla bi¬leme yapılırken lasın köşesinin müm¬kün olduğu kadar kullanılmamasına özen gösterilmelidir. Köşesi yuvarlak duruma gelmiş bir taş ile doğru bir bileme yapılmaz. Şekil l'de köşesi bo¬zulmuş bir taş ile köşesi düzgün olan bir taş görülmektedir. Şekilden de an¬laşılacağı gibi, köşesi bozulmuş bir ta¬şın kullanma yüzeyi azalmış olur.

Şekil 1: Bileme taşlarının hatalı kullanılması

14. Kalem asla katere bağlı konumda iken bilenmemelidir. Çünkü katerin ağırlı¬
ğı bileme hakimiyetini bozar.
15. Kalem bilenen taşlara başka işler tutulup, (aşın yüzeyi bozulmamalıdır.
Kalemlerin Körlenmesine ve Kırılmasına Sebep Olan Faktörler
Torna kalemleri çeşitli sebeplerden dolayı normal kullanma zamanından önce körlenebilir veya kırılabilir. Kalemlerin çabuk körlenmesine sebep olan faktörler ile kı¬rılmasına sebep olan (aktörler birbirlerinden farklıdır. Bu yüzden bu faktörleri ayrı ay¬rı tanımak ve öğrenmek gerekir. Çünkü, kalemin, vaktinden erken körlenmesi de, kı¬rılması da sonuç olarak verimi düşürdüğünden doğrudan doğruya işin maliyetine yansır. Bu bakımdan kalemin çabuk körlenmesine ve kırılmasına sebep olan faktörle¬rin bilinmesi bir tornacı için önemlidir.
a. Kalemin Körlenmesine Sebep Olan Faktörler: Bir iş tornalanırken kalem, aşağıdaki sebeplerden dolayı normal kesme zamanından daha çabuk körlenir. Bunlar:
1. Kesme hızının kalemin malzemesine ve işin malzemesine uygun seçilmemiş ol¬
ması (kesme hızı konusu sayfa 49 da ayrı bir bölüm olarak geniş bir şekilde anlatılmıştır).
2. İşin durumuna göre soğulma sıvısı (bor yağı- kesme yağı) kullanılmamış ol¬
ması.
3. Kalem açılarının, işin ve kalemin malzemesine göre tablodaki değerlerde veril¬
memiş olması.
4. Malzemenin içinden, kum taneleri, cüruf yığılmaları, sert maddeler vb. şeyle¬
rin çıkması.
5. Dökümden çıkmış işlerin yüzeylerinde kalınlık farklarının olması ve çok sert
karbon tabakası bulunması.
6. İş parçasının ve kalemin malzemelerine göre gereken değerlerden daha fazla
talaş derinliği ve ilerleme verilmesi.
Yukarıda belirtilen sebeplerden anlaşılacağı gibi, kalemin çabuk körlenmesi, işin yapım zamanını uza!ir. Bu da doğrudan doğruya işin maliyetini yükseltir. Bu yüzden bir tornacının bu sebepleri bilmesi ve ona göre çalışması gerekir.
b- Kalemin Kırılmasına Sebep Olan Faktörler: Torna kalemi keserken herhan¬gi bir sebeple kırılabilir. Kırılma genellikle kalemin tam ucundaki kesme noktasından

küçük bir parça şeklinde meydana gelir. Bu olay anında görülmese bile, çıkan yüzeyin bozuk ol¬masından hemen anlaşılır. Kalem şu sebeplerden dolayı kırılabilir:
1. Kalemin ucuna ters yönden bir darbe
gelmesiyle (ö/ellikle sertmelal kalemlerde kale¬
min ucu anında kırılır) (şekil 1).
2. Kalem keserken birden durdunılursa
(özellikle sertmetal kalemlerle çalışırken bu olaya
çok rastlanır).


Şekil 1: Ters yönlü çarpma kalemin ucunu kırar

3. Verilen talaş derinliğinin kalemin sap kesitine uygun olmaması hâlinde örne¬
ğin, sapı ince bir sertmetal kalemle çalışırken fazla talaş verilirse kalem titreşim ya¬
par. Bu durum kalemin kırılmasına sebep olabilir.
4. Kalemin sağlam bağlanmamış olması sonucu.
5. Kalemin uzun bağlanmış olması sonucunda.
6. Sporum kayıt ve kızaklarında boşluk olmasından dolayı; işin. kalemi kendine
doğm çekmesiyle.
7. Kalem ucunun iş ekseninden alçakta bağlanmış olmasıyla.
8. İş yüzeyinin bozuk olması (bilhassa dökümden çıkmış parçalar), malzemenin
içinde boşluk veya sert kısım olması sonucu.
9. İşin iyi bağlanmamış olması yüzünden.
Kalemlerin Katerli ve Katersiz Bağlanması
Tornacılıkta kalemin seçilmesi ve bilenmesi kadar, işin gereğine göre kalemin doğru bağlanması da o derecede önemlidir. Kalemin yanlış bağlanışı ve sağlam bağ¬lanmış olmaması işin yapımını olumsuz yönde etkiler. Burada yapılan bir hata doğru¬dan doğruya işe yansır. Bu yüzden torna kalemlerinin doğnı bağlanmasına gereken dikkatin gösterilmesi ve bağlama kurallarına uyulması gerekir.
Tona kalemleri, tornanın kalemliğine biri katerle, diğeri de katersiz olmak üzere iki şekilde bağlanır.
Kalemin Katerle Bağlanması
Kesit ölçüleri 12 x 12 mm'ye kadar olan çelik (HSS) torna kalemleri kalemliğe katerle bağlanır. Kalemin katerle bağlanması, boyu kısalmış kalemleri değerlendir¬mek, kalemi mümkün olduğu kadar kısa bağlayabilmek ve esneme olasılığını müm¬kün olduğu kadar azaltmak gibi faydalar sağlar.
Tornacılıkta kalemler genellikle kal erlerle bağlanarak kullanılır. Örneğin keski kalemleri, vida kalemleri ve kanal kalemleri ince kesitli olduklarından kaferlerle daha emniyetli bağlanır.
Katerlerin bu faydalı yönleri yanında, kalemin bir tek vida ile sıkılmasından do¬layı, kesme esnasında geri kayma tehlikesi olabilmektedir. Talaş verilirken bu duru¬mun dikkate alınması gerekir.




Şekil 1: Tornada kullanılan belli başlı kater (ipleri


Şekil 2'de bir katerin kalemliğe bağlanması görülmekledir. Şekilden anlaşılacağı gibi, Kater mümkün olduğu kadar kısa ve kalemliğe paralel konumda olacak şekilde yerleştirilmelidir. Ayrıca katerin üzerine uygun bir altlık konmalı sıkma vidalan doğrudan doğruya kalere değil altlığa ba¬sarak sıkma yapmalıdır. Bu yapılmazsa, katerin yüzeyi ezilir. Ayrıca vidaların uçları da ezilmeye başlar. Bunun böyle devam etmesi hâlinde önce
Şekil 2: KaLerin kalemliğe bağlanışı
kater elden çıkar daha sonra da vidaların uçları mantar gibi bir görünüm alır. Bu du¬ruma gelmiş vida ile güvenli bir sıkma yapılması mümkün olamaz. Diğer taraftan, bu şekilde bozulmuş bir vidanın sökülmesi ve yenilenmesi de oldukça zor bir iştir. Çün¬kü, kalemliğin sıkma vidalan takım çeliğinden yapılır ve sertleştirilir.

Kalemin Katersiz Bağlanması
Kesit ölçüleri 12 x 12 mm'den büyük olan çelik (HSŞ) torna kalemleri için kater yapılmaz. Bu tür kalın kalemler, tornanın kalemliğine doğ¬rudan doğruya yalın olarak bağlanarak kullanılır. Çünkü kalın kesitli kalemler fazla talaş kaldır¬mak için ve bazen de profil kalemi olarak kulla¬nılmak için yapılmaktadır. Kesitinin büyük olma¬sı yanında kalemliğe 3-4 vida ile bağlanması, talaş kaldırma gücünü artırır.


Şekil 3 Kalemin yalın hâlde bağlanışı

Şekil 3'de bir çelik kalemin katersiz hâlde tornanın kalemliğine bağlanışı görülmektedir. Burada, katerin kalemliğe bağlanışında

olduğu gibi, kalemin kalemliğe paralel konumda olması ve mümkün olduğu kadar kı¬sa tutulması gerekir. Ayrıca şekilden de anlaşılacağı gibi, kalemin üzerine uygun ka¬lınlıkta bir altlık konulmuştur. Bunun sebebi, kalemlik vidalarının uçlarının ezilmesi¬ni önlemektir. Şayet kalem bir altlıkla bağlanmazsa, vidaların uçları daha kısa zamanda perçinleşir ve iş göremez hâle gelir. Bu durum ihmal edilmemelidir. Çünkü bir ihmalliklen doğacak zararın telafisi oldukça pahalıdır.
Torna kalemlerinin bağlanışında dikkat edilmesi gereken önemli noktalardan bi¬ri de, kalemin Altına konulan altlıkların durumudur. Herşeyden önce, altlıkların düz¬gün olması (eğri veya çarpılmış olmaması), kenarlarının çapaklı olmaması ve yüzeyleri¬nin ezilmiş olmaması gerekir. Bir tornanın dolabında çeşitli kalınlıklarda itina ile hazırlanmış altlıklar bulunmalıdır,
Şekil l'de bir torna kaleminin bağlanmasında kalemin uzunluğu ile altlıkların konumu görülmektedir. Şekillerden anlaşılacağı gibi, kalemin uzun bağlanması hâlin¬de, kesme esnasında esneme miktarı arlar. Kalemin uzun bağlanmasının altlığın ko¬numu ile de ilgisi vardır. Altlık geride kalırsa destek noktası da geride kalacağından kalem yine Hızla esneyecek!ir. Böyle bir yanılgıya düşmemek için, kalemi bağlarken altlığın, "doğru" şekilde görüldüğü gibi yerleşlirilmesine dikkat etmek gerekir. Bu ya¬pılmazsa kalem kesine esnasında esner ve bunun sonucu olarak işin yüzey kalitesi bozuk çıkar hatta bu durumda kalemin kırılma tehlikesi de olabilir.
Şekil 1: Kalemin bağlanışında dikkat edilmesi gereken noktalar
Kalemin bağlanmasında altlıkların kalemlikten dışarı taşması hem çalışanın eli¬ni kesmesi gibi tehlikeler doğurur hem de rahat çalışmaya engel olur. Bu tür kusurlu hareketler işi çabuk yapma telaşından değil, dağınık çalışmadan ileri gelir.


Kalemin İş Eksenine Ayarlanması
Kaleni bağlanırken dikkat edilmesi gereken önemli noktalardan biri, kalem ucu¬nun iş merkezine (İş eksenine) göre ayarlanmasıdır. Kalemin kusursuz bir kesme ya¬pabilmesi için ucunun mümkün olduğu kadar hassas olacak şekilde iş ekseni ile aynı düzlemde (aynı seviyede) olması gerekir.


Bu ayarlama pratik olarak şekil l'de görüldüğü gibi punta ucuna göre yapılır. Ayarlama kalemin veya kate-rin altına çeşitli kalınlıklarda yapılmış altlıklardan konularak veya ayarlı ka¬lemliklerde ayar vidası ile yapılır. Ayarlama, altlıklarla yapılıyorsa ka¬lem seviyesinin yükseltilmesi için mümkün olduğu kadar az sayıda alt¬lık kullanılması gerekir. Ayarlama ya¬pılırken kalem iyice sıkılmalıdır. Aksi hâlde yükseklik ayarını tutturabilmek zorlaşır.
Şekil 1: Kalemin iş eksenine göre nynrlnnmnsı
Ayarlamanın kolay ve garantili yapılabilmesi için punta ucunun da düzgün ve sivri olması lazımdır. Aksi
hâlde ayarlama zamanı uzar.
Kalemin iş ekseninden yüksekte veya alçakta ayarlanmış olması, kesmesini olumsuz yönde e(kiler. Şekil 2'de, kalem ucunun işin eksenine göre ayarlanmaması hâlinde bunun, kalemin kesmesini nasıl elkileveceği görülmektedir.


yür. Bu durumda iş kalemi alla doğru çekeceğinden kalemin kırılma tehlikesi vardır.
Şekil 2c'de ise kalemin ucu ile işin ekseni aynı düzlemde ayarlanmıştır. Burada talaş açısı ve boşluk açısı normal değerlerinde kaldığından kesme olayı da normal şartlarda olur.
Kalem, Şekil 2a'da görüldüğü gibi iş ekseninden yüksek bağla¬nırsa talaş açısı büyür, boşluk açı¬sı küçülür. Bu durumda kalemin serbest yüzeyi işe sürtünür. Bu¬nun sonucu olarak kalem kısa za¬manda ısınır ve yanar.
Şekil 2b'de görüldüğü gibi, kalem iş ekseninin allında ise, ta¬laş açısı küçülür, boşluk açısı bü-

Şekil 2: Kalemin iş eksenine göre konumlan;
a. Kalem eksenden yüksek,
b. Kalem eksenden düşük,
c. Kalem (nm eksende.

6. KESME HIZI VE İLERLEME MİKTARI
Kesme Hızının Tanımı
Her türlü üretim şeklinde olduğu gibi, talaşlı üretim şekillerinde de en önemli nokta, işin maliyetini düşürmektir. Bu, işin yapım zamanını kısaltmak ve işi en uygun ekonomik şartlarda yapmakla mümkün olur. Tornada bir işin yapım zamanını kısal¬tırken aynı şekilde çalışma şartlarının da teknik ve ekonomik kurallara uygun olması¬na dikkat edilir. Bu yüzden bir tornacının, kesme hızının anlamını iyi bilmesi gerekir. Şayet, bir tornacı gelişigüzel çalışırsa, kalem çabuk körlenebilir ve kırılabilir. Kalemin yeniden bilenmesi ve yeniden ayarlanması işin yapım zamanını uzatır. Bu da doğru¬dan doğruya işin maliyetine yansır. Bundan dolayı, kesme hızının doğru seçilmesi, tornada verimli çalışmanın temelini oluşturur.
Tornada kesme hızı, "kalemin, iş çevresinden kesme yaparak bir dakikada metre

cinsinden almış olduğu yol" dur.
Şekil 1: Kesme hızı ile işin çapı arasındaki bağıntı
Tornacılıkta işin çapı milimetre olarak ve d harfi ile gösterilir. Şekil l'de görüldüğü gibi, işin çevresinde her hangi bir noktaya temas etmiş durumda bulunan kalemin ucu, iş bir defa dönünce işin çevresi kadar yol almış olur. Bu, pi*d mm olarak yazı¬lır. İşin bir dakikadaki devir sayısı n ile gösterilir. Buna göre kalemin iş çevresinde bir dakikada işi keserek (talaş kaldırarak) almış olduğu yol :
pi*d*n mm olur.
Yukarda, kesme hızının tarifinde belirtildiği gibi, kesme hızının birimi metre/ dakika'dır. Buna göre yukardaki denklemin sonucunun da metre cinsinden olması gerekir. Öyle ise n x d x n mm denklemi 1000'e bölünecektir. Kesme hızı teknik bilim¬lerde V harfi ile gösterildiğinden sonuç olarak;
V = pi*d*n/1000 m/dak formülü yazılır.
Bu formülden anlaşılacağı gibi kesme hızı, işin dakikadaki devir sayısı ve çapı ile doğru orantılıdır. İşin devir sayısı artınca veya işin çapı büyüdükçe kesme hızı da bü¬yür. Bu bir orantı kuralıdır. Aynı cins bir malzemeden biri 30 mm çapında, diğeri 60 mm çapında iki mil, aynı kalemle ve aynı yüzey kalitesinde tornalanacaksa kesme hızı her ikisi için de aynıdır. Çünkü malzeme cinsi değişmemiş aynı kalmıştır. Burada sa¬dece devir sayılan değişir (54. sayfadaki 6.3 numaralı konuya bakınız).

Kesme Hızının. İşin ve Kalemin Cinsine Göre Seçimi
Bulun metaller, gerek talaşlı üretimlerde gerekse talaşsın üretimlerde kesici ve şekillendirici takımlara karşı bir direnç gösterirler. Metaller birbirlerinden ayn ayrı özelliklerde olduklarından dış etkilere karşı gösterdikleri dirençler de birbirlerinden farklı olur. Bu yüzden bazı metaller düşük devirlerde bazı metaller de yüksek devirler¬de kolay kesilir. Bu. aynı zamanda değişik metal gruplarının değişik kesme hızlarında işleneceği anlamını taşımaktadır. Buna göre doğru bir kesme hızı seçebilmek için her şeyden önce malzemenin cinsini iyi bilmek gerekir.
Bir malzeme tornalanacağı zaman, verilmesi gereken kesme hızı değeri, her mal¬zeme grubu için hazırlanmış olan kesme hızı tablolarından alınarak, formülde yerine konur ve buna göre tornaya verilecek devir sayısı bulunur. Bunun için aşağıdaki ba¬sitleştirilmiş kesme hızı tablosundan yararlanılır.
Tablo 3: Çeşitli malzemeler için kesme hı/lan tablosu v = nı/dak

Yukardaki tabloda görüldüğü gibi kesme hızları, kullanılacak kalemin cinsine ve aynı zamanda işin yüzey kalitesine göre de değişmektedir. Bunun için, tornalanacak iş için hangi tür kalem kullanılacaksa ona göre kesme hızı seçilmesi gerekir.

Kesme Hızına Göre Devir Sayısının Hesaplanması
Bundan önceki konuda belirtildiği gibi. melaller talaşlı üretim yöntemleri ile şe-killendirilirken. melalıırjik ö/elliklerine göre kesici takımlara karşı bir direnç gösterir¬ler. Bu direnç, kesici takımların ağı/.larma bir basınç kuvveti olarak etki eder. Bu kuv¬vet, kalemin gösterdiği dirençten fazla olduğu /aman kalem kırılır.
Mal/.emenin kaleme yapmış olduğu basınç kuvveti, işin dönüş hızı ile ilgilidir. İşin bir dakikadaki devir sayısı arttıkça kaleme gelen basınç kuvveti de artar, devir sa¬yısı düştükçe kaleme gelen kuvvetin şiddeti de düşer. İşte bu yü/den. malzemesi sert olan işler tornalanırken verilecek devir sayısı, yumuşak malzemeler tornalanırken ve¬rilecek devir sayısından daha az olur. Kesme hızı işin devir sayısı ile doğru orantılı ol¬duğundan, devir sayısı yükseltildikçe kesme hızı da yükselir, devir sayısı düşürüldük¬çe kesme hızı da düşer. O hâlde kesme hızı ile devir sayısı arasındaki bu doğru orantı bağıntısından dolayı işe verilecek devir sayısının hesaplanması gerekir. Buna göre;
V = " ' ' n m/dak formülünden n = ——:—d/dak formülü çıkarılır.
1OOO 7t (J
Kesme hızının birimi bir dakikada mel re olarak alınan yol olup. m/dak olarak gösterilmekte, devir sayısının birimi de bir dakikadaki devir sayısı olup d/dak olarak gösterilmekledir. Bu iki ifadenin birbirine karisiırılmamasına dikkat etmek gerekir.
Devir sayısının hesaplanmasına ait örnek problemler :

Keramik, bornilril ve sunî elmas kristallerinden yapılan uçlar genellikle fabrika¬larda hızlı üreüm teknikleri ile çok yüksek kesme hızlarında kullanılmaktadır. Bura¬dan anlaşılacağı gibi kalem malzemesinin sertliği kesme hızını birinci derecede etkile¬yen bir faktördür.
Kesme hızına göre devir sayısını her zaman hesaplayarak bulmak biraz zaman alır. Bunun için tornaların üzerinde kesme hızını, devir sayısını ve iş çapını içeren bir diyagram vardır. Bu diyagramdan, kesme hızı ve işin çapına göre verilecek devir sayısı anında bulunur (s. 52, ş. 1).
Tornaların üzerindeki bu diyagramı kullanmayı alışkanlık hâline getirmek gere¬kir. Bu alışkanlık, insanın daha sonraki iş hayatında verimliliği artıran önemli bir fak¬tör olacaktır.
Tornalarda işlenecek malzemenin ve kalem malzemelerinin cinsinden başka kes¬me hızının, tablolardaki normal değerlerinden daha az verilmesini gerektiren bazı önemli faktörler vardır. Bunların neler olduğu ve el ki şekilleri aşağıda belirtilmiştir.


Kalemin İlerleme Hızının ve Talaş Derinliğinin Kesme Hızına Etki¬si
Kalemin ilerleme miktarı (O, hem işin yüzey kalitesine uygun hem de işin yapım zamanını mümkün olduğu kadar kısaltacak değerde seçilir. İşin yüzey ka¬litesinin kaba olması isteniyorsa ilerleme miktarı (mm olarak) fazla, ince olması is¬teniyorsa ilerleme miktarı (I) ve talaş de¬rinliği (a) daha az fakat kesme hızı daha yüksek verilir. İlerleme hızı ve talaş de¬rinliğinin kesme hızı ile ilişkisi, kesme hızı tablosu ile şekil l'in birlikte incelen¬mesi sonucunda daha kolay anlaşılacak¬tır.

Şekil 1: Kalemin ilerleme miktarı (paso) ve talaş derinliği

Kalemin Kesme Süresinin, Kesme Hızına Etkisi
Kalem yeni bilenip kesmeye başladığı andan itibaren körleninceye kadar geçen zamana "kalemin kesme süresi" denir ve dakika olarak ifade edilir. Kesme hızı ile kale¬min kesme süresi ters orantılıdır. Kesme hızı yükseltildikçe, kalemin kesme süresi kı¬salır.
Kalemin kesme süresini kısaltan en önemli faktör, kesme esnasında kalemin fazla ısınmasıdır. Bunun için kalemin açılarının doğru bilinmesi ve malzeme cinsine göre kesme hızının ve buna bağlı olarak devir sayısının doğru seçilmesi gerekir.
Kalemin bağlanmasında ve ayarlanmasında bir takım zorlukların olması söz ko¬nusu ise ve kalemin bilenmesi bir problem getirecek durumda ise, kalemin körlenme süresinin mümkün olduğu kadar uzatılmasına önem vermek gerekir. Bunun için kes¬me hızının biraz düşük verilmesi iyi sonuç verir.

İşin Biçiminin ve Bağlama Şeklinin Kesme Hızına Etkisi
İşin şekli ve bağlama durumu da kesme hı/ının düşük verilmesine sebep olabi¬lir. Örneğin, ağırlık bakımından dengesiz olan bir iş, malzemesinin cinsine ve çapına göre işlenmesi gereken normal devirde döndürülürse tornayı sallar ve yıpranmasına sebep olabilir.
Bazı işler torna aynasına sağlam bağlanmaya elverişli olmayabilir. Bu tür işleri normal kesme hızlarında işlemek, dönme esnasında işin çözülüp fırlamasına sebep olur. Sağlam bağlanmaya elverişli olmayan bu tür iş parçalan da normalinden daha düşük kesme hızlarında istenmelidir (küçük devirlerde).
Soğutma Sıvısının Kesme Hızına Etkisi
Bilindiği gibi, soğutma sıvısı kesme esnasında kalem ağzının ısınmasını önler. Bu yüzden kalem kısa zamanda körlenme/-. Soğutma sıvısı (boryağı emülsiyonu) veya kesme yağı kullanılması hâllerinde kesme hızı normal değerinden biraz fazla verilebi¬lir. Bilhassa otomatik tornalarda kalemin çabuk körlenmemesi için sürekli olarak kes¬me yağı kullanılır. Çünkü otomatik tornalarda kalemin bir kere sökülüp bilenmesi ve tekrar ayarlanması uzun zaman almaktadır.
Kalem Açılarının Kesme Hızına Etkisi
Kalemin kesmeye tesir eden açılan, işlenecek malzemeye uygun şekilde bilen-mezse, bu durum kesme hızını etkiler. Bunun için kalem açıları bir mastara göre bi-lenmelidir.
Tornanın Eski Oluşunun Kesme Hızına Etkisi
Aynı tipten, biri eski diğeri yeni iki torna arasında güç bakımından önemli fark vardır. Nasıl ki eski bir araba yokuş çıkmakta çok zorlanıyor, yeni araba zorlanmadan aynı yokuşu rahatça çıkabiliyorsa, eski bir torna da aynen böyledir. Eski tornaların yataklarında boşluk olabilir, kızak ve kayıtlan aşınmıştır. Vidalannda boşluk oluş¬muştur. Bu yüzden eski tornalarla çalışırken kesme hızı normal değerinden daha az verilmelidir.
İşleme Şeklinin Kesme Hızına Etkisi
Tornalarda sadece torna kalemleri ile iş yapılmaz. Örneğin bir işin üzerinde çe¬
şitli çaplarda delikler, vidalar ve kanallar olabilir. Bu işlemlerin hepsi birbirinden fark¬
lı kesme hızlarında, yani farklı devir sayılarında işlenir. Bazı iş parçalarında bu işlem¬
lerle yapılan yüzeylerin mümkün olduğu kadar temiz çıkması istenir. Bunun için bu
yüzeyler yapılırken kesme hızı gerekenden daha az verilir.
İşin Yüzey Kalitesine Göre Kaleme Uygun İlerleme Verilmesi
Şimdiye kadar öğrenilen konulardan da anlaşılacağı gibi, tornacılıkta bir işi iste¬nen kalitede yapabilmek için birbirine bağlı oları ve birbirini etkileyen birçok faktör vardır. Örneğin bir kalemin talaş açısı küçültülse veya büyütülse, bu kama açısını et¬kiler. Veya kalemin ayar açısı 30° verileceği yerde 45° verilirse bu da kalemin kesmesi¬ne tesir eder (açı büyüdükçe kalemin işe yaptığı basınç artar ve işi esnetebilir).

Tornacılıkla işin yüzey kalitesi önemlidir. Bunun için yüzey kalitesinin ön plan¬da tutulması ve ona göre diğer elamanların ayarlanması gerekmektedir. Bir tornacı, işin yapım resmi üzerine konulmuş olan yüzey kalitesi işaretinin belirtmiş olduğu ka¬liteyi işe kapandırmak için, yapacağı bütün hazırlıklarda (örneğin kalemin bilenmesi, sulu-susuz çalışılacağı vb. hazırlıklar) elde edeceği yüzey kalitesini düşünür.
Kalemin Yanal İlerlemesi
Torna kaleminin yanal ilerlemesi demek, iş parçasının bir devrinde kalemin, iş üzerinden talaş kaldırarak iş ekseni boyunca aldığı yol demektir. Yanal ilerlemenin bi¬rimi milimetre/devir (mm/dev) dir ve (O ile gösterilir (şekil 1).


Yanal ilerleme miktarları tornanın ana mili hız kutusundan ayarlanır. İşin devriyle orantılı değildir. İşin devir sayısı sabit tutulup yanal ilerleme azaltılıp çoğal¬tılabilir. Yanal ilerleme yüzey kalitesine gö¬re seçilir, ö/neğin, yüzey kalitesi kaba olan bir iş için kalemin yanal ilerlemesi l mm/ devir seçilmiş ise, ince bir yüzey kalite*' için yanal ilirleme 0.3 mm/dev alınabilir.
Yanal ilerleme işin bir devri için tanım¬landığından, işin dakikada yaptığı devir sayı¬sı (n) ile gösterilirse, kalemin l dakikadaki yanal ilerlemesi = n . f mm/clak dır. Buna "kalemin ilerleme hızı" denir ve (VI) ile göste¬rilir. Bu tarife göre Vf = n . f nım/dak dır.
IJI\ l U'

Yanal ilerleme değeri, işin yüzey kali¬tesine göre seçilir. İşin yüzey kalitesi, daha doğrusu işin yüzey pürüzlülüğü işin yapım resmi üzerinde gösterilir (şekil 2). Pürüzlülük derinliği (R,) mikron olarak verilir. Bu değere göre kaleme verilecek yanal ilerleme miktarı (O sayfa 57 deki diyagramdan alınır. Yanal ilerlemeye göre talaş derinliği de tablo 4 den bulunur.
Sayfa 56 şekil l'de yüzey kalitelerinin kar¬şılığı olan pürüzlülüklerin görünümleri yaklaşık olarak gösterilmiştir. Bu şekilde yüzey kaliteleri¬nin anlamı ve uluslararası sembolleriyle bunla¬rın ölçü değerleri gösterilmiştir.




İstenen Yüzey Kaletesini Elde Edebilmek İçin Kalem Ucunun Uygun Ölçüde Kavislendirilmesi

Bir işin yüzey kalitesinin istenen pürüzlülük değerinde yapılması, kalemin uç kavisinin yan çapına ve kalemin yanal ilerleme miktarına bağlıdır. Tornacılıkta genel olarak kaba işlemlerde kalemin kavis yarı çapı r = 1,5 x f kadar verilebilir. Talaş de¬rinliğine göre ilerleme a/., kalem ucu kavisi büyük olursa yüzey temiz tornalanır (ince tornalanır). Bu kural yüzey kalitesi için önem taşır. Ancak bu durumda kesme hızı (V) ile ayar açısı (%) sabit düşünülmelidir. Buna göre sadece kalemin yanal ilerlemesi ile
f2
kalem ucu kavisi birbirine uygun olarak verilmesi gerekir. Bu bağıntı R, = -— (im
8 . r
formülü ile gösterilir. Burada;
Rt = Prüz derinliği ^ım.
f = ilerleme mm,
r = kalem ucu yan çapı mm dir.
İşe gereken yüzey kalitesini kazandırmak için kalemin ucuna verilecek kavis (r) şekil l'deki diyagramdan bulunacaktır. Bunun için, diyagram üzerinde yanal ilerleme¬nin (O değeri bulunur (tablo 4'clen talaş derinliğine uygun olarak seçilecek değer) ve bu noktadan bir dik doğru çekilir (cetvelle doğrulanır). Bundan sonra ortalama pürüz de¬rinliği Rt skalası üzerinden işin resmi üzerindeki püriizlülük değeri bulunarak bura¬dan da yere paralel çekilir. Her iki doğrunun kesim noktası kalemin ucuna verilecek kavisin yan çapını verir. Kalem bu kavise göre bilenince iş istenen yüzey kalitesinde çıkacaktır.